Bugün 25 yaşlarını süren arkadaşlarımızın hiçbirisi,Samsunspor’un başarısını görmemiştir. Buna rağmen yağmur, çamur demeden Samsunspor’un peşinden koşuyorlar.
Samsunspor’un başarısızlığını hiç dert etmediler. Hani bazen diyoruz ya ; “Samsunspor, sokakta oynasa biz kaldırımda destekleriz.” Bu sözün hakkını sonuna kadar verdiler. Hepsi gerçek taraftar. Gençlerimizin önünde saygıyla eğiliyorum. Onların; inancı, azmi, vefakarlığı sonunda başarıyı getirecek. Hiç şüphem yok.
Bizler; onlara göre biraz daha şanslıyız. Arkayı Fenerleyelimli, Hasbi Ağalı, İsmail Başkanlı günleri gördük.
İsmail Uyanık ve Yüksel Yıldırım, Samsunspor’u eski günlerine döndürmek için işbirliği yaptılar. Aslında her şey çok güzeldi. Yüksel Yıldırım’ın parası ile İsmail Uyanık’ın tecrübesi birleşecek, Samsunspor eski günlerine dönecekti.
Teoman’ın bir şarkısında dediği gibi, “olmuyor, ne yaparsan yap, olmuyor bazen.” İki gücün birleşiminden ortaya başarı çıkmadı.
Kim haklı, kim haksız? İsmail Başkan gitmekle iyi mi yaptı? Kalmalı mıydı? Sabaha kadar tartışabiliriz. Bir kısır döngünün içinde aynı şeyleri tekrarlayabiliriz. Yüksel Yıldırım, “paran kadar konuş.” sözünün hakkını sonuna kadar verdi.
Sosyal medya hesaplarını profesyonel birine yönettirmek yerine kendisi kullandı. Taraftarla ters düştü. Yazdıklarının hiçbirinde kötü niyetli olduğunu düşünmüyorum. Ama kesin olan bir şey var ki; bir işadamının olaylara yaklaşımı ile taraftarın yaklaşımı aynı olmaz.
Hani eski Türk filmlerinde bir replik vardır. “ Ayrı dünyaların insanıyız.” İşadamı ile taraftar ayrı dünyaların insanıdır.
İsmail Uyanık. Büyük başkan, efsane başkan. Gelişi hepimizi heyecanlandırdı. Büyük başkanla büyük hedeflerimiz vardı. Ama şu ya da bu nedenden dolayı olmadı. İşler istediğimiz gibi yürümedi. Başarılı olamadık.
Keşke olsaydı. Keşke efsane başkan ile efsane Samsunspor geri dönseydi. O zaman daha mutlu olurduk.
Ama olan oldu. Yapacak bir şey yok. İsmail Başkan, ortaklıktan ayrıldı. Üzüldük, canımız sıkıldı.
Şimdi, üzüntümüzü, can sıkıntımızı içimize atma zamanı. Bizler, Samsunspor taraftarıyız. Bizim sadakatimiz kişilere değildir. İsmail Başkanın da veda konuşmasında söylediği gibi sadakatimiz; Atatürk’lü armayadır.
Samsunspor’un başında kim varsa… O kişiye; Samsunspor aşkıyla sonuna kadar destek olmalıyız.
İsmail Uyanık’ın gidişini, küskünlük sebebi yapamayız. “ Bir daha maça gitmem.” gibi cümleleri lügatımızdan çıkarmalıyız. Takımımızın, bize her zamankinden daha fazla ihtiyacı olduğunu bilmeliyiz.
Yüksel Yıldırım ve Ertuğrul Sağlam’a sonuna kadar destek olmalıyız. Şüphem yok. Bu iş olacak. Samsunspor eski günlerine geri dönecek.
Hayatı, başarılarla dolu bir işadamı yine başarılı olacak. Özgeçmişine, Samsunspor’u dipten zirveye çıkaran adam maddesini koyacak.
Armaya küsmek yok. Sonuna kadar sadakat. Son nefese kadar Samsunspor…