Av. Kürşat Orhan Şimşek

SAMSUN'UN YUNAN GEMİLERİ TARAFINDAN BOMBALANMASI

Av. Kürşat Orhan Şimşek

Doğu Akdeniz’de sıcak günler yaşamaktayız. 

Mavi Vatan konseptine uygun olarak çıkarlarını savunan Türkiye karşısında tabiri caizse yedi düvel yine bir oldu.
Vatan toprağı ne kadar kutsalsa aynı ölçüde “Mavi Vatan” da o kadar kutsal.


Bu kutsiyete uygun olarak alınan tavırda her Türk, elbette “Devletinin” yanında yer alacaktır.
Doğu Akdeniz ve Eğe Denizi’ndeki bu gelişmelerde Batı’nın şımarık çocuğu Yunan, kendisini yine piyon olarak kullanılmakta.


Yaklaşık 200 yıldır Batı emperyalistlerine kullanışlı bir maşa olan bu devletin kurtuluş mücadelesi verdiğimiz dönemde de güzel Samsunumuzu bombaladığını bugün unutmuş olabiliriz.


Milliyet Gazetesinde Orhan Duru tarafından hazırlanıp yayınlanan “Amerikan Gizli Belgeleriyle Türkiye’nin Kurtuluş Yılları” adlı seri yazıların 15 Ekim 1977 günlü nüshasında Samsun Şehrinin bombalanmasını yabancı belgeleriyle ele almaktadır.


ABD belgeleri arasında U.S.S Sands zırhlısı kaptanı Ghormley’in Yunanlıların Samsun’u bombardımanı ile ilgili günlüğü de yer alıyor.
Ghormley’in günlüğüne göre 7 Haziran 1922 yılında Samsun açıklarına gelen Yunan Averoff zırhlısı, Naxos kruvazörü ve birkaç muhrip gemiden oluşan filo Amerikalı kaptandan Samsun limanında bulunan İtalyan ve Fransız ticaret gemilerinin ayrılmasını sağlamasını istiyor.
Bunun üzerine kaptan Ghormley “Kentte çok sayıda yabancı ve birkaç bin Rum kadını bulunduğunu, kente ateş açılırsa bunların hayatının tehlikeye gireceğini “ söylüyor.


Bunun üzerine Yunan Donanması, Samsun Valisine ulaştırması için Ghormley’e bir mektup veriyorlar.
Mektupta, Samsun Valisinden Yunan Subaylarından Kurulu bir heyet önünde tüm silah ve mühimmatın teslimi ve yok edilmesi isteniyor.
Aksi halde tüm kentin topa tutulacağı ihtar ediliyor.
Bunun içinde Samsun’a birkaç saatlik bir süre tanınıyor.


O dönemde Samsun’da ticaret amaçlı çok sayıda İtalyan ve Amerikan vatandaşı da vardı.
Dolayısıyla Samsun’un bombalanması bunların hayatını da tehlikeye atmaktaydı.
Bunun üzerine Amerikalı kaptan kentteki bu yabancıları şehirden çıkarma derdine düşmüş.
Ancak Samsun’un en yüksek mülki amiri olan dönemin Canik Mutasarrıfı Faik Bey ve Fırka Komutanı Cemil Cahit Bey, Müdafaa-i Hukuk’un Saathane Meydanın da bulunan binasında toplantı yaparak, hem Yunan donanmasına hem de Amerikalı Ghormley’e net bir cevap verecekti.
Yunanlılara cevaben “ Samsun’un açık bir kent olarak bombalanmasının uluslararası hukuka aykırı olduğu ayrıca silahların tesliminin de kabul edilemez olduğu “ olduğunu söyleyecekler, Ghormley’in yabancıları kentten tahliye talebi de ret edilerek “herkes ne kadar korunuyorsa yabancıların da o kadar korunacağı “ bildirilecekti.


Bu cevap üzerine Yunan Donanması 7 Haziran saat 15:02’de Samsun’u top atışına tutmuş.
Saat 18:00’e kadar süren bu saldırıda kente tahminen 400 top mermisi düşer.


Samsun bu saldırıya cevapsız kalmaz ve sahilde bulunan tek topla saldırıya 25 atış ile karşılık verir.
Saldırı sonucunda valilik binası hasar almış, sahilde bulunan tekne ve balıkçı gemileri batırılmış, 50 kadar Müslüm ve Gayri Müslüm Osmanlı vatandaşının evi harap olmuştur.


İşin ilginç yanı bu harap olan evlerin arasında “Meyhaneci Yorgi, Kavaklı Omeridis, Kel Lefteroğlu Zevcesi Elenko, Yanko Zevcesi Bartina “ gibi Rum kökenli Osmanlı vatandaşlarının evlerinin de olmasıdır.
Yine bu saldırılarda 4 Türk şehit edilmiştir.
Görüldüğü üzere Kurtuluş Savaşında maalesef Samsunumuz da Yunan saldırılarına maruz kalmış ve bizzat bu saldırılar sonucunda şehir merkezinde 4 şehit verilmiştir.


Bu olayda göstermektedir ki; Yunan o tarihlerde de bugünlerde de Yunanlılığına devam etmektedir.
Bizde 1 Mart 1922’de Mustafa Kemal Atatürk’ün TBMM’de söylediği bir sözü ile yazımızı bitirelim.
“Hazır ol cenge eğer ister isen sulh-u salah”
Sağlıcakla.


Av.Kürşat Orhan Şimşek


Kaynak:Samsun’da Unutulmayan Olaylar (Baki Sarısakal)