Mehmet Yılmaz

Gigi Multescu

Mehmet Yılmaz

 

Bugün kötü bir haber aldık; Gigi Multescu vefat etmiş. 1993 yılında geldiği Samsunspor'da oynattığı pozitif futbol ve gençlere değer vermesiyle ön plana çıkan Multescu, her anlamda bizden birisi olmuş ve sadece Samsunspor'da değil Anadolu futbolunda iz bırakmış bir teknik adamdır.

Gheorge, yani Gigi Multescu 13 Kasım 1951 tarihinde Romanya'nın Bükreş kenti yakınlarındaki Botoroaga'da doğdu.
Bükreş'te bulunması onu Steaua, Rapid, Dinamo gibi güçlü takımların olduğu bir futbol iklimine soktu. Futbolculuk döneminde uzun yıllar Jiul Petrosani forması giydikten sonra yine uzun yıllar boyunca oynayacağı ve aynı zamanda bir taraftarı ve efsanesi haline geleceği Dinamo Bükreş'e transfer oldu. On dört yıllık kariyerinin son dönemlerinde başka takımlarda da oynadı ve futbolu bıraktığı süreçte Romanya Milli Takımının da 15 kere formasını giyen bir orta saha oyuncusuydu.

1990 yılında teknik direktörlük kariyeri başladı. Taraftarı olduğu Dinamo Bükreş'te çalıştı. Ardından Romanya Ümit Milli takımının teknik direktörlüğüne getirildi. 1993 yılındaysa Samsunspor günleri başladı.

Başkan İsmail Uyanık, Gigi Mulțescu ile anlaştıkları günü şu şekilde anlatıyor: "Aslında takımı şampiyon yapan Zeynel Hoca'dan memnunduk ama şunu düşündük. Daha büyük hedefleri olan bir yabancı hoca getirelim. Alacağımız üç yabancı oyuncu da onun ülkesinden olsun! O sıralar Samsunlu bir iş adamı olan Kamuran Çörtük, Romanya'da büyük işler yapıyordu, Onun iş bağlantılarını da kullanarak Romanya'da karar kıldık. O dönem Dinamo Bükreş ile çok iyi ilişkilerimiz vardı. Gigi Multescu, Romanya Ümit Milli takımını çalıştıran önemli bir hocaydı. Kafamızdaki planlara uygundu. Çalışkan ve gençlere önem veren birini arıyorduk. Referansları oldukça iyiydi. Biz gittik Bükreş'e? Ben para konusunda çok cimri olmadığım için pazarlık işini rahmetli Ali Baba'ya ( Alanyurt ) devrettik. O da bu işin üstadı zaten. Girdiler Gigi ile bir odaya ve başladılar pazarlığa. Bir ara Ali Baba dışarı çıktı ve "20 bin USD" istiyor dedi. Ben bir an düşündüm ve "çok ama olsun bari!" dedim. Meğer Gigi yıllık 20 bin istiyormuş, bense aylık zannediyorum. Ali Baba da yıllık 20 bine bile pazarlık yapıyormuş. Bana yıllık 20 bin USD çok para deyince, "Allah iyiliğini versin be Baba, tamam anlaşalım!" demiştim. Tabii sonra Multescu, Türkiye'ye gelince buranın piyasasını öğrendi ve takım iyi gidince biz de artış yaptık."

Sezon açılış maçında Dinamo Bükreş'i ağırladığımız ve 3-1 kazanarak başladığımız 1993-94 sezonu Samsunspor için hayli iyi geçmişti. Son Balkan Kupası'nın şampiyonluğu da bir prestij katmıştı. Multescu ofansif futbol oynatıyor ve Süper Lig'e renk katıyordu. Açık sözlü bir adamdı, medyatikti. Ama bunun ötesinde Türkçeyi çok çabuk öğrenmişti.

Bu arada Romanya'dan getirdiği önemli futbolcular da vardı. Kulüp, teknik direktörünün Romen olmasından kaynaklı yabancıların da Romen olması fikrini destekliyordu. İlk iki sezonunda Romanya gol kralı olarak gelen Hanganou'nun yanında Daniel Timofte, Dobre, Luca, Cheregy ve Stelea gibi Romen oyuncular Samsunspor forması giydiler ki, çoğu Dinamo Bükreş döneminden Multescu'nun öğrencileriydi. Hatta aynı oyuncular UEFA Kupası'nda yarı final oynamışlardı ve çoğu da milli takımda oynuyordu.

İlk sezonundaki beşinciliğin ardından art arda iki sezon lig 8. sırada bitirilmiştir. Ancak o sezonlarda hedef Türkiye Kupası'dır. Oradaysa iki sezon art arda yarı final oynanmıştır.

Ayak tenisini Türkiye'ye Multescu getirmiştir desem yanlış olmaz sanırım. İyi ayak tenisi oynardı ve ilk defa Samsunspor antrenmanlarından sonra görmüştük böyle bir şeyi. Onu, yan sahalarda amatör maç izlerken bile görebilirdiniz.

Multescu üç buçuk yıl boyunca Samsunspor'da aralıksız çalışarak Samsunspor tarihinin en uzun süre, tek seferde çalışan teknik direktörü olmuştur. Türkiye'de de o dönem için bunun örneği çok azdı. 1996-97 sezonunun Şubat ayında Gigi ile yollar ayrılmıştır.
Lakin onun Türkiye ile yolları ayrılmıyordur. Artık iyice bizden birisi olan Multescu'nun çok sayıda talibi vardır. Nitekim1997-98 sezonunda Kayserispor'u, ertesi sene Adanaspor'u ve bir ertesi sene ise Ankaragücü'nü çalıştıran Multescu, 2001 yılında Romanya'ya dönmüş ancak 2002'de tekrar, bu kez Gaziantepspor'la Türkiye liglerinde yer edinmişti. Bütün bu süreçte Multescu'nun yardımcılığını genellikle Mehmet Ali Çınar yapıyordu.

2003 yılına gelindiğinde İsmail Uyanık'ın da 2. dönemi başlamıştı. İsmail Başkan yıllar önce çalıştığı ve bir uyum sağladığı Multescu'ya ikinci bir şans vermişti. Böylece 2003-04 sezonunda Multescu tekrar Samsunspor'a geldi. İsmail Uyanık o dönemden şöyle bahsediyor: 2003-04'te eski hocamız Multescu ile başladık. Ancak beklediğimiz gibi olmadı, bir şeyler eksik ya da yanlış gidiyordu. Asıl amacımız o sezon futbolu bırakan Ertuğrul Sağlam'ı onun yanında pişirerek ileriki yıllarda teknik direktörümüz yapmaktı. İlk devrenin ortalarında Multescu'yu gönderip tekrar Arıca'yı getirdik. Ertuğrul'un rolü ise yine aynıydı."

22 Eylül'de yollar ayrılmıştı. Böylece 29 Ağustos 1993 ile 26 Ocak 1997 tarihleri arasında çıktığı 131 maçta 52 galibiyet 27 beraberlik ve 52 yenilgi yaşayan Multescu, 3 Haziran 2003 ile 22 Eylül 2003 arasındaki ikinci ve kısa dönemindeyse 6 maçta 1 galibiyet, 1 beraberlik ve 4 yenilgi görüyordu. Samsunspor'la çıktığı maç sayısı ise 137 oluyordu.

Samsunspor'dan ayrıldıktan sonra Romanya'ya dönen Gigi, orada pek çok takımı çalıştırdı. Aralarında Dinamo'nun da bulunduğu takımların çoğu Bükreş takımıydı. Multescu teknik direktörlük kariyerini bu şekilde sürdürdü ancak son yıllarda artık takım çalıştırmıyor. Buna rağmen Türkiye ile bağları devam ediyor. Hatta 2018 yılında İsmail Uyanık'ın üçüncü defa Samsunspor başkanı olduğu dönemde Samsunspor'un unutulmaz futbolcusu ve Gigi'nin de öğrencisi olan Daniel Timofte ile birlikte Samsun'a gelmişler, Nuri Asan Tesisleri'nde eski başkanları, yöneticileri ve aralarında Ercan Koloğlu, Celil Sağır, Serkan Aykut, Vural Korkmaz gibi isimlerin de bulunduğu eski takım arkadaşlarıyla hasret gidermişlerdir. O gün Samsunspor resmi kanalına konuşan Multescu duygularını şöyle ifade etmişti:

"Samsunspor benim ailem gibi ve bu tesisler benim evim gibi. Türk vatandaşlığım da bulunuyor ve kendimi Türk gibi hissediyorum. İsmail Başkan beni ve Daniel'i buraya davet etti. Biz geldik, birkaç günlüğüne de olsa evimizdeyiz. Samsunspor'u takip etmeye her zaman devam ettim. On beş yıl sonra tekrar buraya geldim. Samsunspor çok zor zamanlar geçirdi ama hepsini aşacaktır. Romanya'da çok sayıda Türk arkadaşım var ve maçları da takip ediyorum. Ben altyapıya çok önem veren bir teknik adam olmaya çalıştım. Celil, Serkan, Vural, Cenk? Bunları çok genç yaşta oynattım. Onlar iyi futbolculardı, sadece gençlerdi. Samsun ben geldiğimde tam bir futbolcu ovası gibiydi.

Benim zamanımda yabancı sayısı çok azdı ama aldığımız yabancıların takıma katkı vermesi gerekiyordu. Timofte, Stelea ve Krita? Bunlar Romanya'dan getirdiğim önemli oyunculardı ve katkı sağladılar. Ertuğrul benim öğrencimdi. Onunla çalıştım, ona çok güvendim. Ben onu defansif orta saha oynamaktan çıkarıp santrafora yerleştirdim ve çok başarılı oldu. Goller attı, iyi bir transfer yaptı. Teknik direktörlüğünde de başarılı oldu. Sanırım biraz payım var bunda. Ben Samsunspor'dayken öncelikle taraftar için mücadele ettim. Ofansif ve güzel futbol oynayalım, bizim taraftar mutlu olsun istedim. Amacım her zaman taraftara iyi futbol seyrettirmekti. Çünkü Samsunspor taraftarı çok farklı, sıcak insanlardı.

Türkçe öğrenmemle ilgili hep şöyle düşündüm: Burada ekmek yiyorduk. Bu nedenle buraya saygı göstermek gerekiyordu. Taraftarla, camiayla, insanlarla doğrudan diyalog kurmak için, bu nedenle Türkçe öğrendim."

 

Mehmet YILMAZ - Samsunspor Tarihinden 55 Portre - Eflatun Kitaplar