Meteoroloji Genel müdürlüğünün 5 Aralık’ta paylaştığı haritaya göre Orta Karadeniz Bölgesi olağanüstü ve şiddetli bir kuraklık riskinde yer alıyor.
Yıllardan bu yana kar yağışlarının gittikçe azaldığını, buna bağlı olarak çevremizdeki kaynak sularının teker teker kuruduğunu hepimiz görüyoruz. Hem kar ve yağmurun azalması hem de yeraltı sularının aşırı kullanılması kuraklığın temel nedenleri arasında.
Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa DEMİR, özellikle Kızılırmak ve Yeşilırmak’ın denize döküldüğü bir konumda olduğundan Samsun’da kısa süreli bir içme suyu problemi olmadığı açıkladı. Ancak birkaç yıl önce Çakmak Barajı’ndaki su seviyesinin aşırı düşmesiyle musluklarımızdan kokulu suların aktığını hepimiz hatırlıyoruz.
Kuraklıktan en çok etkilenen, Samsun’un doğa harikalarından biri olan Ladik Gölü. Birkaç yıldır su havzası iyice daralan gölde, yüzen adalar da karaya oturdu ve su seviyesi 80 santimetreye kadar düştü. Eğer bir çözüm üretilemezse birçok balık ve kuş türüne ev sahipliği yapan göl maalesef tamamen kuruyacak.
Kuraklıktan etkilenen bir diğer doğa harikası ise, Kuş Cenneti. Kızılırmak’tan gelen su takviye kanalları tamamen kapatılan Kuş Cenneti de bugüne kadar görülmemiş bir susuzluk yaşıyor. Eğer yeterli yağmur yağmaz ya da Kızılırmak’tan su takviyesi yapılmazsa maalesef Kuş Cenneti de kurumaya devam edecek.
Hepimizde ülkemizin su zengini olduğu yanılgısı vardır. Halbuki ülkemiz gelecek yıllarda su fakirliği yaşayacak ülkelerin başında geliyor. Hatta Marmara Bölgesi fakirleşmeye başladı bile.
Su faturalarımızın iyice kabardığı bu günlerde musluklarımızı kısarak hem aile bütçesine hem de doğaya katkıda bulunmak, erdemli bir davranış olacaktır.