Mehmet Yılmaz

Bandırma Vapuru ve Tütün İskelesi

Mehmet Yılmaz

Samsun, geçmiş medeniyetler açısından eski bir yerleşim yeri olsa da, tam anlamıyla bir kadim tarih şehri sayılmaz. Onu “tarihî” kılan şey yakın tarihtir, hatta yaklaşık 100 yıl öncesidir. Bu anlamda 19 Mayıs 1919 günü Türk Milli Mücadelesi’ni başlatmak üzere, Mustafa Kemal Paşa’nın Samsun’a gelişi bugün de şehrin kimliğine ve gelişimine damgasını vurmaya devam eder. Öyle ki, Samsun bugün armasında Atatürk’ü taşıyan Samsunspor’u ve kamu kurumlarının yanında halkı tarafından da “19 Mayıs Şehri” olarak nitelendirilebilmektedir. Bugünkü yazımızda 19 Mayıs 1919 ile ilgili iki şeyden bahsedeceğiz. Bunlar Bandırma Vapuru Müzesi ve Tütün İskelesi. Her ikisi de tarihî birer vakıa olmakla birlikte 2000’li yıllarda yeniden tesis edilmişlerdir.

Bandırma Vapuru, Türk tarihinde müstesna bir yere sahiptir. Zira Milli Mücadele’yi başlatmak amacıyla 16 Mayıs 1919 günü İstanbul’dan yola çıkan Mustafa Kemal Paşa ve arkadaşlarını Samsun’a getiren vapurdur ve 19 Mayıs 1919 pazartesi günü, sabah saatlerinde Samsun’a varmıştır. Orijinal vapur, 1878 yılında İskoçya’da inşa edilmiştir ve İngiliz ile Yunanlar tarafından kullanıldıktan sonra 1894’te Osmanlılar tarafından satın alınmıştır. İlk başlarda Panderma adını da kullanan vapur neredeyse tamamen, Marmara Denizi’nde çalışmıştır. 19 Mayıs 1919’daki o tarihi seferinden sonra yine posta hizmetlerinde çalıştırılmaya devam etmiştir. 1924 yılına gelindiğinde hizmet dışı bırakılan vapur, ertesi yıl hurdaya çıkarılmış ve parçalanmıştır. Yani, orijinal vapurdan geriye sadece fotoğrafları kalmıştır.

Gelgelelim 1999 yılında, vapurun birebir replikasının yapılması için Samsun’da bir proje başlatılmıştır. 2001’de hazır hale gelen vapur, 18 Mayıs 2003 günü Canik ilçesi sınırlarındaki Belediye Evleri sahilinde ve Doğu Parka alanında müze olarak hizmet vermeye başlamıştır. Çevre düzenlemesiyle birlikte gayet hoş bir müze oluşturulmuş durumda. Vapur, orijinali ile birebir aynı yapılmış ve içine birtakım eşyalar ile balmumu heykellerin konulmasıyla birlikte bir müze gemiye dönüştürülmüş. Öyle ki, Doğu Karadeniz ya da Havalimanı istikametinden geldiğiniz zaman sizi Bandırma Vapuru Müzesi karşılar.

Meşhur Onur Anıtı yani Atatürk Heykeli’nin önünden ana yola geçip, sahile gittiğiniz zaman tarihi adı “Reji İskelesi” olan Tütün İskelesi’ne ulaşırsınız. Birinci Dünya Savaşı’nda Samsun’daki bütün iskeleler İtilaf Devletleri tarafından bombalanmıştır. Hatta Milli Mücadele yıllarında Yunan donanması da Samsun’u bombalamıştır. Bu bombardımanlarda bütün iskeleler arasında sadece Reji, yani Tütün İskelesi sağlam bırakılmıştır. Çünkü o iskele Fransa tarafından, meşhur Samsun tütününün ticaretini sağlıyordu. Kentteki tütün fabrikası da dahil, Osmanlı’nın tütün gelirlerine Düyun-u Umumiye tarafından el konulmuştu. Şehrin bir limanı olmadığı için, gemiler açıkta bekler, kayıklarla mal ve yolcu nakliyesi yapılırdı. Nitekim Mustafa Kemal Paşa ve arkadaşları da açıkta bekleyen vapurdan sandallarla taşınarak bu iskeleden karaya çıkmışlardır. Yabancılar Pazarı’nın hemen arka tarafında bulunan ve önünde sahil yolu geçip, karşı istikameti şehri gören bu iskele çok güzel bir manzaraya sahiptir. Mübadele etkinlikleri başta olmak üzere zaman zaman farklı etkinliklere de sahne olmaktadır.
 

Atatürk’ün biz Samsunlular için gurur kaynağı olan o manidar sözleri işte bu iskeleden çıktıktan sonra şehirde geçirdiği bir haftalık süreç için söylenmiştir ve günümüzde oluşturulan rölyefe de işlenmiştir. “Ben Samsun’u ve Samsun halkını gördüğüm zaman, memlekete ve millete ait bütün tasavvur ve kararlarımın yerine getirilebileceğine dair bir defa daha kuvvetle inanmıştım. Samsunluların hâl ve durumlarında gördüğüm, gözlerinden okuduğum vatanseverlik ve fedakârlık; ümit ve tasavvurlarımı müspet bir inanca götürmeye yetmişti...” 
 

Bu arada o alanda, Samsunluların iyi bildikleri bir farklılık var. Günümüzde halka açık bir şekilde, heykellerle de donatılan bu iskele, orijinal iskele değildir! Lakin hatırası yaşatılmak istenmiştir. Atatürk’ün Samsun’a ilk adımını attığı yer ise Tütün İskelesi’nin birkaç yüz metre yanında ve biraz daha içeride bulunan bir yerdir. Tam da eski Yaşar Doğu Spor Salonu’nun yanındadır. Çünkü sahilde bir dolgu sahası vardır. Buraya, Atatürk’ün doğumunun 100. yılı sebebiyle estetik yönü ve yanındaki Yunanî heykelleri tartışmalı olan bir İlkadım anıt heykeli konulmuştur.

Samsunlular tarafından 19 Mayıs’a ve büyük Atatürk’e hürmeten teşekkül ettirilmiş alanlardan ikisinden bahsettik. Elbette başkaları da var…