Bektaşinin önüne iki şişe şarap getirip koymuşlar. "Sen şaraptan anlarsın baba erenler, söyle bakalım, bunlardan hangisi daha iyi?" diye sormuşlar. Bektaşi ilk şişeyi kaldırıp dikmiş kafaya, sonra hiç tereddüt etmeden ötekini gösterip "bu iyi" demiş. Millet itiraz etmiş: "Ama iyi dediğin şaraptan bir yudum dahi içmedin ki!", "Doğru demiş," Bektaşi, "Ben sadece ilk şişenin tadına baktım. Lakin inanın bana, ondan daha kötü olamaz!"
Geçen sezon bitmeden Türk futbol tarihinin en kötü federasyon başkanını erken seçimle göndermeyi düşünüyorlardı, federasyon başkanı milleti Avrupa Şampiyonasına götürdü. Herkesler başka aday beklerken çıka çıka Hacıosmanoğlu ile Ekşioğlu çıktı. Herkesler kendinden o kadar emindi ki; İsmail Uyanık gibi kaliteli, futbolun içinden gelmiş, futbolun ihtiyacı olan birine; aday olması için destek bile verilmedi.
Eldeki malzeme bu. Futbolun hali de ortada. Milli takım tarihinin en iyi jenerasyonunu harcamak üzere. Hakemler yine evlere şenlik. Hakemlerle federasyon vasatlıkta ölümüne yaraşır.
Geçen sezon İstanbuldaki Başakşehir maçında, Marius'un sarı kartlık faulünde orta hakemi maça çağıran VAR, bu maçta penaltı pozisyonundaki aynı VAR kişisi değilmiş gibi bu maçta yoktu. Sanırım maçı Bein Spordan değil de Seçukspordan izliyorlardı.
VARdakileri yoktu da sahadaki hakem var mıydı sanki? Konya öne geçince, kalecinin zaman çalmalarını uzun hava sanıp, kalecinin koluna girip oynamadığı kaldı. Hele bir aut atışında kaleci oyuna başlamayınca, hakem 45 metrelik bir depar attı, gören de kart verecek sanar. Kaleciye kart işareti yaptı, 45 metre geri depar attı. Kalecinin istediği bir gözdü, hakem de sağ olsun vakit geçirmesine yardım ederek iki göz verdi. Sana kart veririm demek için 45 metre koşmadan, orta sahadan işaret yapılamıyor mu? Ya da o kadar geldin, göster sarı kartı. Bak bakalım bir daha vakit geçirebiliyorlar mı?
Konya öne geçti 7 dakika boyunca Samsunspor'u uyuttu, biz de mışıl mışıl uyduk onlara. Top bi sağa gitti, bi sola. Adamlar yere yattı derken ilk yarı bitti. Zaten adamların gol atacağı yoktu. Reis'in (Samsunspor'un hocası olan) ayağa pas, top bizde kalacak, önde baskı yapacağız ilkesinden olacak, Satka topu oyuna sokmaya çalıştı. Tamam beceremedin, Bola'ya ne oluyor? Zorla golü yedik. Soner Gönülle Bolayı toplasak bir sol bek etmiyor. Bola da bıyıklardan sonra bize benzemeye başlamış, istikrar gitmiş. Reis Emre Kılınç'ı 11'de onattı. Oyunun ilk 15-20 dakikası takım iyiydi. Oyunun baskın tarafı bizdik. Sonra oyun dengeye gelince Muja ve Emre yer değişti. Tekrar hareketlendik. Derken alakasız gol geldi. Çıkartamadık.
İkinci yarıya başlarken, oyunun başlangıcındaki taktikle devam ettik. Reis'in dedikleri olmayınca üç oyuncu birden değiştirdi. Acaba üç oyuncu yerine sadece Nitcham ile Tait, Soner veya Celil değişikliği daha yerinde olur muydu? Nitcham değişik bir oyuncu, geçiş garantisi verilen yap, işlet, devret projeleri gibi. Oynama garantisi ile birlikte 10 numara da verilmiş. Ama Nitcham'ın sadece forma numarası 10. Kendisi klasik 8 numara. Nitcham'ın formsuzluğu Holse'yi de oyundan düşürdü. Hatay ve Konya maçlarında defans arkalarına koşu yapan Holse'yi topla buluşturacak oyuncu aranıyor. Öyle bir oyuncumuz var, adı Yunus Emre ama nerde bilmiyoruz. Sahada yok, kulübede yok, tribünde yok. Çok iyi ayaklara sahip, pozisyon alması ve kritik müdahaleleri çok yerinde. Umarım bir an önce sahaya döner.
Korner kullanıyoruz, Konya altı pasın çizgisine otobüsü çekmiş. Birinciyi attık, çıkarttılar, ikinciyi attık çıkardılar. Üçüncü de artık ikili paslaşma ile kullanılır diye beklerken üçüncüyü de aynı şekilde kullandık.
Gianni Vio'nun yazdığı bir master tezi var; "Yüzde otuz daha fazlası" diye. Duran topların etkili kullanıldığında gol ihtimalinin yüzde otuz arttırdığına dair. Tezi okumamış olabilirsiniz ama topun da defans tarafından çıkartıldığını görüyorsunuz. Aksiyon alacak kimse yok muydu?
Konyaspor'un sponsoru Tümosan değil de koltuk veya yatak üreten bir firma olsa daha iyi olurmuş. Oyunu bu kadar çirkinleştirmeye gerek yoktu. Zaten Yüksel Yıldırım'ın TFF Başkanlık seçimindeki röportajından dolayı bize kafayı takmışlar. Hakem ne yapar ne eder bir şekilde size maçı kazandırırdı.
Antep ve Hatay maçları bizim için ölçü olacak maçlar değil. Başakşehir ve Konya maçları bizim teraziye çıkacağımız maçlardı. Konya sınavı kötü geçti. Başakşehir maçındaki oyunumuz bize ligde kaçını sıraya oynayacağımızı gösterecek.
Görünen Adana Demirspor, Antep, Hatay, Bodrum bu sezon sorun yaşayacaklar. Geçen sene çok kabus gördük, transfer yasağımız varken ilk 8 hedefi yerine ligde kalmak bizim için yeterli bir hedef olacaktır. Ayaklarımız biraz yere basmalı çünkü bizim elimizdeki malzeme de bu.