Bir hafta sonra yerel seçimler var. Herkes hangi belediyeyi kim kazanacak diye fala bakıyor.
Oysa seçimi kimlerin kazanacağı gün gibi belli, ben tecrübeli bir kalem işçisi olarak hepsini gayet iyi biliyorum.
Okuyucularıma kazananların tam listesini bir hafta önceden ilan ediyorum.
İşte 31 Mart Seçimlerini kazanacak muhteremler!
BEZ AFİŞÇİLER
Gidin bakın kırtasiyeye, kaliteli kağıda 100 sayfa renkli fotokopi çektirmeye kalkın, küçük çaplı bir servet ödersiniz.
Ama Türkiye'nin 81 vilayetinde, tüm ilçelerinde ve bilumum mahallelerinde her yerde bez afişler uçuşuyor.
Caddelerde, köprülerde, trafik ışıklarında, balkonlarda, iki ucundan çamaşır ipiyle bez bağlanmaya müsait her yerde adayların janjanlı bez afişleri sallanıyor.
Muhtarından belediye reisine, azasından meclis üyesine bayramlıklarını giymiş abiler, ablalar bez afişlerle göze girmeye çalışıyor.
O kadar ki, memlekette sallanan tüm bez afişleri uç uca eklerseniz Konya Ovasını birkaç kez kaplayabilirsiniz.
E, haliyle bu sektördekiler bayram yapıyor.
YALAKALAR
Anam, babam bunların uzmanlık alanı, bulundukları bölgede kimin kazanacağını önceden sezmektir.
Makam peşindeki belediye bürokratları, rantçılar, müteahhitler, sözde kanaat önderleri, belediyeyle takıntılı işleri olanlar, üç teklif toplayıp malı götürmeye alışmış kadrolu ayakçılar ve bilimum menfaatçiler, seçimi şimdiden kazandılar bile!
ANKETÇİLER
Seçimden seçime dükkanı açan anket şirketleri, sandıklar kapanıncaya kadar üç dört ay boyunca dövizle cukkkayı götürür.
Pek azı hüsniyetle anket yapar.
Bir kısmı, müşterisinin gönlünü okşamak için bazısı da sahada hiç dolaşmadan sipariş neyse ona göre sonuçlar yapar.
Biraz daha ağzı laf yapanlar televizyonlarda bolca konuşup ahkam keser.
Sandıklar açılıp sonuçlar belli olduğunda bir çoğu çuvallayacağı için seçim günü ortadan kaybolurlar.Bir sonraki seçimi iple çekmeye başlarlar.
TROLLER
Bunlar profesyonel sosyal medya arsızlarıdır.
Normal zamanlarda havadan sudan, gündemde ne varsa ona göre paylaşımlar yaparak takipçi kasarlar.
Seçimler sırasında kim onlara kesenin ağzını açarsa onun değirmenine su taşımaya başlarlar.
Bir kısmı, kadrolu troldür. Belediyelerden, kurumlardan, şirketlerden filan düzenli maaş alırlar. Bunlar haliyle iplerini kim tutuyorsa ona hizmet eden paylaşımlar yapar.
Türk milleti, rakip mahallenin trollerinden nefret eder. Kendi mahallesinin trollerine ise evliya muamelesi çeker.
BİR KISIM MEDYA
Türkiye'de yaygın medya, kamplara ayrılmıştır. Burada az sayıda medyatik gasteci, ekmeğini yediği kuruluşun borazanını öttürerek geçimini sağlar.
Ancak özellikle seçim dönemlerinde daha mütevazi medya kuruluşlarına da ekmek çıkar.
Asgari ücretler buralarda aile geçindirmeye çalışan gasteciler, maaşlarını birkaç ay daha düzenli almaya başlar.
SOSYAL MEDYA ŞİRKETLERİ
Dünyada sosyal medyada en çok vakit geçiren milletlerden birisi Türklerdir.
Seçimler sırasında neredeyse tüm adaylar, internetten yaptıkları ücretli reklamlarla seçmene ulaşmaya çalışır.
Çarşıda pazarda, esnaf ziyaretlerinde, kahve ziyaretlerinde filan yorulmak yerine sosyal medyadan propaganda yapmak zahmetsiz iştir.
Hatta arabaların benzin ve şoför masraflarına, seçim bürolarına, broşürlere veya hediyeliklere vereceğin parayı sosyal medyaya harcayarak çok daha etkili olabilirsin.
Bu durumda Türkiye'deki yerel seçimlerin kazananlarından birisi de Facebook, Twitter, İnstagram, Tiktok falan filandır, güzel kardeşim.
SEÇMENLER
Seçim sathı mahalline girildiğine zamlar azalır.
Millete ramazan paketleri, sosyal yardımlar, yakacak kömür filan dağıtılır.
İki üç ay vatandaş kendisini kral gibi hissetmeye başlar.
Gaza gelip karşılaştığı siyasetçiye çemkirenler, klavye başında arslan kesilenler filan da çıkar.
Ancak bunların hepsi gelip geçidir.
Fani olan enflasyon canavarıdır.
Seçimi takip eden hafta bu gerçek acıtmaya başlar.