Geçtiğimiz günlerde sosyal medyaya düştü, oradan da yerel basın konuyu ele aldı. Tekkeköy Belediyesi, Çırakman Mahallesinin mezarlığının kenarındaki tarihi Yeldeğirmeni'ni bir işletmeciye vermek istiyordu.
Mahalle halkı, doğal olarak mezarlığın hemen yanı başındaki Yeldeğirmeni'nin kafeterya veya benzeri bir amaçla kullanılmasına razı değil.
Nereden biliyorsun diyecek olursanız...
Ben de Çırakmanlıyım...
Teyzemin oğlu Cüneyt, yeldeğirmenine on metre mesafede uyuyor.
Eşimin dedesi, yirmi metre ötede.
Rahmetli babam ise yüz metre filan.
Dayım, minik kızkardeşim, annaannem, babaannem, dedem.
Hepsi o mezarlığın içinde.
Ki ihtimal ki ölüp gitsem ben de aynı mezarlıkta defnedileceğim.
Yine yüz metre mesafenin içinde üç kahraman şehit Mehmetçik de kabirlerinde uyuyor.
Haliyle benim gibi tüm Çırakmanlılar da buradaki imalat konusunda hassas.
***
Başkan Togar, başarılı bir belediye reisi. Görev süresi boyunca işini düzgün yaptığına ben şahidim. Kendisinden razıyım.
Lakin bu Yeldeğirmeni meselesini yeniden düşünmesini arzu edenlerdenim.
***
Elbette Başkanın niyetini anlayabiliyorum. Burası bir hayli ıssız bir yer. 150 yıllık tarihi eser de korumasız. Mezarlık çevresinde de in cin top oynuyor. Haliyle buraya bir el atıp tekinsiz bir yeri ekonomiye kazandırmak istiyor. Bunu yaparken de mümkün olduğu kadar maliyetsiz halletmeye çalışıyor.
Yeldeğirmenini kiralayıp etrafında bir tesis yapmak ilk bakışta akıllıca gelmiş olabilir.
Lakin buraya senede 2-3 tur otobüsü hariç yabancı turist filan gelmiyor. Kilise değil, müze değil... Niye gelsinler?
Hollanda'da, Fransa'da filan yeldeğirmenleri ilgi görüyor ama onların arkasında ormanlar, tarlalar, akarsular ve çiçekli çayırlardan görsel şovlar var.
Bizimkinin bir yanında sanayii manzarası öbür yanında mezartaşı manzaraları!
Düğün mevsimi bir iki kare fotoğraf çektirmek için gelen gelinler damatlar çıkıyor; ama onlar bile sadece belli bir açıdan, hava güzelse çekime geliyor.
Özetle burayı turist çeken bir yer haline getirmek imkansız.
***
Bu durumda işletmeci, Samsunlulara hitap eden birşeyler yapmak zorunda kalacaktır. Velakin müzik olmadan, yeme içme olmadan insanlar buraya neden gelsin?
Üç kulhuvallahi bir elham okumaya gelecek değiller ya?
***
Başlangıçta özen gösterilse bile işletmeci, ister istemez kuralları çiğnemeye kalkacak; zamanla müzikli yemeli içmeli standart bir kafeterya haline gelecektir.
Mahalle halkı da bu durumdan hoşnut olmayacaktır.
***
Peki, çare yok mu? Bence var!
Anıtlar Yüksek Kurulu'ndan izin alarak yeldeğirmeni taşınabilir. Görsel olarak daha uygun, amaca hizmet edecek bir yere...
Belki Çırakman Mahallesinin içinde bir yere...
Zorunlu hallerde bu tür anıtların ve tarihi eserlerin taşınmasına izin verilebiliyor. Burada geçerli bir sebep var.
***
Peki nereye taşınabilir?
Elbette herkesin aklına başka bir fikir gelebilir. Akıl akıldan üstündür.
Mahalle halkıyla, turizmcilerle, imarcılarla istişare etmek lazım; ama tabii ki Çırakman Mahallesi hudutlarında bir yer olmalı.
***
Ben olsam, Yeldeğirmenini, Çırakman Mahallesinin hemen batısında yine Rumlar'dan kalma bir ayazma olan Kemerli Çeşme'nin yakınında bir yere taşırım.
Etrafına ulaşım için yol ve otoparkı bulunan bir de tesis yapılır.
Kemerli Çeşme ve yakın çevresi restore edilir.
Yerli yabancı turistler, Yeldeğirmeniyle beraber tarihi çeşmeyi de ziyaret eder.
Etrafında piknik alanları oluşturulabilir.
Samsun halkı için de alternatif bir dinlence yeri kazanılmış olur.
***
Başkan Togar, bu önerim veya Çırakmanlıların onayladığı benzer bir proje üzerinde üzerinde kafa yorarsa bolca dua alır.
Çırakman Mezarlığında ebedi istirahatini yapan şehitlerimizin ve ecdadın hatırına Yaklaşan yerel seçimlerde de zaten oldukça yüksek olan desteğini daha da arttırır.