Bizim memlekette seçim günü yazı yazmak, bencileyin kalem işçileri için zor zanaattır.
Okuyucu kısmı ister ki akşam sandıklar açılınca ne sonuç çıkacak diye fikir yürütelim.
İstesek de yapamayız, çünkü seçim yasakları var.
***
Bu nedenle bir kısım yazar tayfası işin geyiğini yapar. Şakaya vurup günü geçiştirir.
Lakin bu seçimde işin şakaya gelir tarafı da kalmadı. Zira adaylar, taraftarları, partililer, seçmenler filan ağız birliği etmişçesine karşı cepheye saydırmakla meşgul.
Az sosyal medyada gezinince sanırsınız ki memleketin yüzde 98'i terörist, yüzde 95'i sahtekar, yüzde 93'ü yalancı, yüzde 90 küsuru de adi, şerefsiz, ahlaksız, terbiyesiz, dolandırıcı!
***
Herkesin birbirine belden aşağı vurduğu ortamda espri yapmaya kalkarsan olan sana olur! Zira kimsenin şaka kaldıracak hali yok.
Hoş, bu vaziyetten şikâyet etmeye kimse kalkmasın, zira "aaa, ne ayıp, koca koca adamlara hiç yakışıyor mu?" diye aklı başında iki kelam edene ben rastlamadım.
Bilakis kim ötekine daha ağır hakaret ederse o pirim yapıyor.
***
O kadar ki Bolu belediye reisi, koskoca Papaya küfür etmiş.
Vatikan'daki papazların bile küfür kıyametten nasibini aldığı ortamda şaka yapmaya kalkarsan artık başına neler gelebilir, sen hesap et!
***
Biz de bunca senelik köşe yazarıyız. Bu vaziyette ne yazıp ne yazmamak gerektiğini hesap ediyoruz, vesselam.
O nedenle seçimlerle ilgili edeceğim tek kelam var güzel kardeşim:
Sen, sen ol bu mübarek saatlerin kıymetini bil.
Yarın seçim sonuçları belli olsun, balkona hele bir çıkılsın, kazanan kazandığını kaybeden kaybettiğini hele bir desin?
Bak sonra seni hatırlayacak bir siyaset erbabı kalacak mı?
Herkes kaptığı deri koltuğun keyfini sürerken vatandaş, yağmur gibi yağan zamların şaşkınlığı içinde gıkını bile çıkartamayacak.
***
Hem gıkını nasıl çıkartacaksın bu ortamda?
Birbirlerine seçimin ilk gününden beri saydıran siyasetçiler, sana bana neler yapmaz?
***
En iyisi mi güzel kardeşim?
Sandıklar açılıncaya kadar kral sensin, keyfini sür?
Yarın sabahtan itibaren marabalığa devam!