Üniversitede birçok kişi “Erasmus” programını duymuştur.
Erasmus yolu kimileri için gereksiz yıl kaybıyken kimileri için hedeflerini, hayallerini gerçekleştiren bir yoldur.Bu bir ayrıcalık olarak görülebilir aslında.
İnsana kendini şanslı hissettirir muhakkak.Erasmus’a başladığın yer neresi olursa olsun ayrı bir keşif olacaktır o insan için.
Gezmek, görmek, farklı kültürlere şahit olmak, o kültürü yaşamak, yeni bir kültür edinmek insana değer katan sayılı şeylerden birisidir.Üstelik eğitim adı altında güzel bir fırsat denebilir.Aslında bu işin can alıcı noktası ise kişinin kendisinde bitmekte.Aslolan ‘kendine güvenmek’tir.
Erasmus programı ile sosyolojiyi yaşar ve öğrenirsiniz.Farklı kültürlerin oluşturduğu toplum, bu toplumdaki; dil, din, kültür farklılığı veya benzerliği..Bu deneyimi yaşamak tavsiye edilebilir değerdedir.Buna ihtiyaç ise ‘özgüven’dir.
Kısaca Erasmus’un asıl hikayesinden bahsetmek gerekirse;
Erasmus adını ilahiyatçı bir kişiden almaktadır.
1987 yılından itibaren 6-12 ay arasında önlisans, lisans, yüksek lisans ve doktora öğrencileri ile öğretim üyelerinin değişimini destekleyen Erasmus programı Hümanizm akımının öncülerinden ve Kuzey Avrupa Rönesans’ında önemli bir role sahip olan klasik edebiyat araştırmacısı ve ilahiyatçı Desiderius Erasmus’tan alıyor.
Erasmus programı 28 Avrupa Birliği ülkesinin yanı sıra Avrupa Ekonomik Topluluğu içinde yer alan Norveç, Lihtenştayn, Türkiye ve Avrupa Serbest Ticaret Birliği üyesi İsviçre’yi de kapsamakta.
Amacından söz etmek gerekirse ;
Belirlenen süre zarfında öğrencilerin yurtdışı deneyim yaşamaları, farklı kültür ve yaşam tarzlarını tanımaları ve bunlara karşı hoşgörünün geliştirilmesi de amaçları arasında yer alıyor.
‘Samsun’ adına Erasmus hakkında pay biçmek gerekirse de bu programa katılan ilk 10 üniversitenin içinde yer almasıdır ;
|
|
|
|
|
|
|
|
|
10.Yaşar Üniversitesi |
Kısaca cefasını Türkiye’de sefasını gideceğiniz ülkede çekiyorsunuz bir anlamda.
Çek Cumhuriyeti ülkesinde bu programla öğreniminde devam eden Erasmus öğrencisinden aldığım bu fotoğraflarda buna güzel bir örnek sayılabilir..