Muradiye Ergin

DÜNYA KADINLAR GÜNÜYMÜŞ!

Muradiye Ergin

Dünya Kadınlar Günü. Acısıyla tatlısıyla bir yılı geride bırakan kadınlarımız,
çok şükür ki yeni bir Dünya Kadınlar Gününe erişiyor. Geçen bir yıla karşın ise yaşadıkları birer muamma!Yaşananlar unutulacak, konferanslar düzenlenecek, kadınların sosyal haklarından dem vurulacak bu sene de....


Tarih boyunca sömürülen kadınlarımıza bu gün sahip çıkılacak muhakkak.Kadına şiddet uygulayan kocaya, mal gibi alınıp satılan kadına, berdele, töreye kurban verilen ve okuma hakkı ellerinden alınan kızlarımıza, cinsel istismarcılara, tepkiler yağacak ve kadınlarımız bilinçlendirilmeye çalışılacak bu 8 Mart Dünya Kadınlar Gününde de.. Asırlar boyu kadın istismarcıları hep iş başındaydı.Ta ki ilk çağlardan günümüze dek.


Tarihin her sayfasında kadın istismarcılarına karşı tepkiler olmuş fakat her seferinde birilerinin karşı koymasıyla karşılaşılmıştır. Orta çağ Avrupasında kadın, çocuk aklı kıt sayılmış ve bazı hakların verilmesine karşı çıkılmıştır. Kadınların daima vesayet altında olmaları gerektiğini ifade eden sözler sarfedilmiştir. Her ne kadar kadınlar mitingler yapıp haklarını korumak istemişlerse de bir netice alınamamış,aksine büyük bir tepkiyle karşılaşmışlardır. Ne İlkçağ, ne Ortaçağ, ne 21.YY da değişen bir şey oldu.

 

İlkçağlar da kadınların hukuki ehliyetleri tamamen ellerinden alınmış, hatta çocuk kız olursa, açlıktan, soğuktan ve de güneş altın da bırakılarak ölüme terk edilmişlerdi. Bugün kadın haklarından dem vuran batılı ülkeler ana, zevce, kadın telakkisine şiddetle karşı koyuyordu.

 

Kız çocukları onlar için necisti. Kadın çocuk doğurmak ve zevk için tutulan adice isteklere hizmet eden esirdi. Cahiliyye dönemi Araplarda da durum farklı değildi. Kız çocukları diri diri toprağa gömülür ve kız çocuğu doğuran kadın uğursuz sayılırdı. Söz sahibi olamaz, miras alamaz, mal gibi alınıp satılırdı. İslâm ile birlikte cahiliyye dönemi adetleri de yasaklanmıştır.


Osmanlı'da ise hakları Tanzimat Fermanı ile eş zamanlıdır. Bu tarz çalışmalar yapıldıysa da Bunlar yalnız zengin aileleri kapsıyordu. Miili mücadele sırasında Halide Edip Adıvar başkanlığın da Teâli-i Nisvan (Kadınların Yükselişi Derneği) ve Osmanlı Kadın Derneği gibi kuruluşlar oluşturuldu. Cumhuriyet ile kadına seçme seçilme hakkını elde ettiler. Kadınlara böyle eşit boşanma hakkı verilmiş olup ikinci evlilikler yasa dışı ilan edildi.


Buraya kadar yazdıklarım kadınlar asırlar boyu ikinci sınıf olmaktan kurtulma mücadelelerine kısa kısa da olsa tanıklık ediyor. Ya bundan sonra....


Bugün kadınlarımız töre cinayetlerine kurban edilirken, üzerine gelen kumaya ses çıkaramazken, koca dayağına maruz kalıp önlemleri alınamazken bir 8 Mart Dünya Kadınlar Gününü kutlayacağız gene. Çocuk yaşta evlendirilip henüz okul çağında anne olmak gibi yükümlülüğü sırtında taşıyan kızımızın Kadınlar Gününü kutluyoruz.Tacize uğradı halde kendisine sürülecek lekeden korkarak susan kadınlarımızın gününü kutluyoruz. Baş kaldırdığı töreye kurban edilen kadınlarımızın gününü kutluyoruz.


Değişen ne? O gün kadının konuşmasını engellemek için ağızlarına demirler vurulurdu, bugün haklarına kilit vuruyorlar. Dün yanlız zengin ailelerin kadınlarına, kızlarına söz hakkı tanınızdı bugün bugün de
ekonomik alanda söz sahibi olan ve genellikle maddi anlamda refah düzeyde sayılan kadınlarımız hak sahibi oluyor. Ya diğerleri....


Onların Allah yardımcısı olsun. Bir daha ki senenin 8 Mart Dünya Kadınlar Gününü beklesinler. Nasıl olsa yeni bir kadınlar günün de hatırlanmak gibi şansları var. Sene de bir gün de olsa veryansınla hatırlanmak güzel...
Dünya Kadınlar Gününüz kutlu olsun sevgili kadınlar!...