Samsunspor'un süper lige geri dönüşünün üzerinden iki ay geçmesine rağmen transferlerde çok ağır gitmiyor mu?
Şu ana kadar Galatasaray'dan kaleci Okan Koçuk ve Litvanya milli takım futbolcusu stoper Lubomir Satka'ya imza attırdı.
Başkan Yüksel Yıldırım. piyasa çok yüksek açıldı. Ekonomik anlamda, taraftarın da gazına gelerek yanlış kararlar almak istemiyorum ve bu nedenle transferler de ağırdan gideceğiz diyor.
Başkan Yüksel Yıldırım. bu açıklamasını yaparken, süperlig de daha hiç kimse doğru dürüst transfer yapamadı. Herkes beklemede gibi düşünüyor.
Ancak hatırlatmak lazım. Samsunspor Süperlig'in bu sene yeni ekibi ve elinde ki kadro TFF 1.lig kadrosu. Geçen sene Süper Lig de yer alan takımların elindeki kadro süperlig kadrosu ve bu nedenle Samsunspor'dan bir adım önde yer almıyorlar mı?
Halihazırda elin de süper lig kadrosu olan takımlar gibi, transferler de ağır gitmek doğru bir strateji midir?
Bana doğru bir strateji gibi gelmiyor.
Bunu zamanla hep birlikte göreceğiz.
Ayrıca gördüğümüz kadarıyla transferleri başkan bizzat Hüseyin Hoca ile birlikte yürütüyorlar. Kurumsal yapıya uygun bir şekil de, bu işler için profesyonel bir ekip kurulması gerekmez mi?
Bence ivedi bir şekil de profesyonel bir ekip kurulması gerekir.
Yoksa menajerlerin elinde oyuncağa döner ve çok fazla hata yaparız. İşin sonun da kazanan menajerler, kaybeden ise kulüp olur.
Hem ulusal hem yerel medyada yazan ve bize gelen yabancı futbolcu isimlerini gördüğüm de bir dost olarak açık konuşmak gerekirse çöp tabiri isimler.
Samsunspor'la adı anılan futbolcuların performanslarına baktığımızda ve hemen başka takımlarla isimlerinin basında yoğun geçmesi tipik bir menajer oyunu olduğu konusuna dikkat etmek lazım.
Bu aşamada. Sol Bek, Sağ Açık, On Numara, Merkez Orta Saha, Santrafor. Ön libero, Stoper olmak üzere direk 11 de olacak şekil de bu mevkilere doğru transferlerin yapılmasının ônem derecesi çok yüksek.
Elimizde ki yabancı futbolculardan Fofana, Laura, Tangue ve yerli futbolcumuz transfer dedikodularına adı çok fazla karışan Ahmet Sagat'ın da takımda mutlaka tutulması gerektiğini düşünüyorum.
Ayrıca TFF'nin belirlediği takım harcama limitleri neye göre, kime göre belirlenmiştir.
Çok ağır borcu olan kulüplere çok yüksek limitler verirken, borcu olmayan Samsunspor'a %30 sapma ile birlikte sadece 255 milyon TL limit verilmesi ne kadar adaletlidir.
Bu sistem güçlü tabir edilen kulüpleri daha güçlü yapmaya devam ederken, arkadan yeni gelecek kulüplere yaşama fırsatı vermeyecek bir sistem.
Samsunspor verilen bu takım harcama limitine göre, kaliteli transfer yapmaya çalışacak. Kolay mı? Hiç kolay değil.
İşte devreye kurumsal yapıya uygun bir ekip ile bu işlerin yapılmasının önemi bir kez daha ortaya çıkıyor.
Türk futbolunda ki adalet konusu ise derinlemesine uzun başlıklı bir konudur. Bu konu ile ilgili görüşlerimi bir başka yazı ve yazılarımda paylaşacağım.
Sağlıcakla Kalın.
akifkeles5555@gmail.com