Bundan birkaç ay önce İsmail Kasapoğlu'nun Gençlik ve Spor İl Müdürlüğü döneminde yaşanan skandalları ortaya sermiştik.
Neler olmuyordu ki Samsun'da.
Lise mezunu yeğen usulsüz olarak Terme'de müdür yapılmıştı.
Sahte müfettişler müdürleri denetliyordu.
Yüzme havuzu tesis amiri devletin elektriği ile bıldırcın üretip satıyordu. Üstelik bıldırcın da değil tam bir çiftlik kurmuştu. Tavuklar, horozlar derken devletin kurumu olmuştu Ali Baba'nın Çiftliği.
Elbette, İsmail Kasapoğlu Afyon'a gönderilirken devletin elektriği ile kurumda bıldırcın üretimi yapan ve hatta bir temizlik personelini sadece bu iş için görevlendiren ve sonrasında görevden alınan 19 Mayıs Yüzme Havuzu Müdürü Cemal Yavuz ise, Atakum'daki Olimpik Yüzme Havuzu'na tesis amiri olarak görevlendirildi.
Ceza yerine ödül verilen Cemal Yavuz ise işi bir adım öteye götürdü. Çünkü 'Ne yaparsam yapayım, bana bir şey olmaz' diyor herhalde. Yaşanan örnekler de bunun kanıtı olsa gerek.
Gençlik ve Spor Bakanı Kasapoğlu, vatandaşların erişimini kolaylaştırmak amacıyla spor tesislerinin 7 gün 24 saat esasına göre çalışacağını açıklamasına rağmen Atakum Olimpik Yüzme Havuzu tesis amiri Cemal Yavuz'un umurunda bile değil. Tesisleri kendi canının istediği saatlerde açık tutabiliyor.
Samsun Atakum'daki Olimpik Yüzme Havuzu'nda sabah saatlerinde seçmeler için bekleyen yüzücüler zor anlar yaşadı. Ulusal Gelişim Projesi Ligi Bölge Müsabakaları kapsamında seçmelerin yapılacağı organizasyonda sporculara yapılan muamele Samsun'a yakışmadı.
Samsun'da Türkiye şampiyonası ön eleme baraj yarışlarında Bakan Kasapoğlu'nun 7 gün 24 saat esasına göre açık olacağını söylediği tesislere gelen sporcular içeri alınmayarak beton zemin üzerinde bekletildiler. Üstelik 4. vize test yarışları için Milli Takım Seçmeleri'ne gidecek öğrencilerin kurallara göre 120 dakika öncesinde tesise girmesi, 90 dakika öncesinde de suya girmesi lazımdı. Çocukların ısınması için böyle hareket edilmesi gerekiyordu.
Bu çocuklar Türkiye şampiyonalarına veya milli takıma katılmak için mücadeleler veriyor. Bu mücadelenin karşısında spor şehri Samsun dediğimiz yerde böyle bir mağduriyetin ortaya çıkması veya yaşanması içler acısı bir durum ortaya koyuyor.
Bu çocukların, karşılaştıkları muamele karşısında yaşadıkları moral bozukluğu ya da yeterince ısınma yapamadıkları için belki de geleceklerini ilgilendirecek olumsuz bir durumla karşılaşmadıklarını kim bilebilir? Bu çocukların vebalini kim çekecek?