Ersin Arar

Belirli belirsizlik

Ersin Arar

Herkes hak eder mi mutluluğu? Mutluluk hak edilen bir şey midir? Peki hak etmeyen birine mutluluk verirsek… Bunun pişmanlığını ömrümüzce unutamayız. Kendimiz için sarf etmediğimiz çabayı başkasını mutlu etmek için sarf ediyoruz. Oysaki bilemiyoruz hak ediyor mu, hak etmiyor mu? Bilsek ona göre davranırdık elbet…


İnsan önce kendini mutlu edecek, kendi kendine mutlu olmanın yollarını arayacak. Ancak ondan sonra başkasını mutlu ederken daha az yoruluruz. Mutlu insan tanımı nedir? Birçok tanımı vardır. Benim lügatımda: “Kendini seven insan mutludur.” Önce sen, önce kendin… Sonra diğer insanlar ve diğer mutluluklar. Önce senin mutluluğun sonra başkalarının mutluluğu. Kusura bakmayın herkesi bu konuda bencil olmaya davet ediyorum. Mutluluğunuzu bir kişiye sığdırın ve bir kişiyle sınırlandırın. Herkesi mutlu edemezsin, etmeye çalışsanız da olmazlar zaten.


Kendin mutlu olacaksın. Sen mutluysan ailen ve çevren de mutluluk kapacak senden. Ancak hayat arkadaşın, yol arkadaşın için biraz daha özel çaba sarf etmen gerekecek. Peki o bunu hak edecek mi? Bunu ilk başlarda anlaman çok zor olacak. Çünkü kalbin mantığına izin vermeyecek. Eğer mantığına bir fırsat verip, iki kelam etmesine izin verirsen… Kalbinin kalbi kırılır. Kim daha çok seviyor klişelerinden sıyrılıp, gerçek ve hakiki sevginin dilini öğrenmen gerekecek. Ve o dili konuşmaya çalışacaksın. Çalışacaksın çünkü tam olarak kimse bilmiyor bu dili. Bu dil gönül ile öğrenilir, duygular ile konuşulur.
Aşk ve heves her zaman birbirine karıştırılır. Hevesi büyütür büyütür aşk sanarız… Ve heves biter, aşk da biter. Aşk öyle değildir. Aşkın içinde heves vardır, heyecan vardır, coşku vardır… Her şey vardır aşkın içinde her şey. Ama aşk… O bitmez, solmaz, sönmez… Aşkın bugüne kadar tanımı yapılageliyor ama her aşkın tanımı başkadır. Herkes yaşadığı aşkın tanımını kendine göre yapar. Ama herkesin tanımı da biriciktir. Özgündür, özneldir. Aşk nesneldir. Ancak aşkın tanımı özneldir.


Ben aşkın tanımını yapmayacağım. Yaşadığım aşklar benim kalbim. Benim onlar. Karşımdakilere aktaramadığım her şey benim. Aktarabildiği kadar seviyor gözükmem istemem. Şu anda aktarabildiğim kadar sevmiyorum, aktaramadığım kadar çok seviyor-dum… Dum. Aşka olan inancım tam ama kimi seveceğim konusu muallak. Sevmek büyük bir nimet, çekmeli insan yemeden önce besmele… Boğazında kalabilir lezzetini bilmeyenin….