Sessiz sedasız girer kapıdan her seferinde
Çağıranı olmaz pek, adı anılmaz, söz söylenmez üzerine
Nadirendir şiirlere ilhamı, melodilere sızışı…
Oysa o da evladıdır Sonbaharın hem de en uzunu
Tam orta yerinden dâhil olur da ne var ne yoksa alır üzerine;
Rüzgârı, güneşi, yağmuru, soğuğu...
Renk cümbüşü de vardır artık doğada
Hem de en güzel hallerine bürünür her biri;
Yeşil, kızıl, sarı, turuncu…
Geri durur mu insanoğlu
Katılır bu çeşitliliğin içine
Kimi mont giyerken kimi gömleğin kollarını katlar
Kimi dolarken şalını boynuna kimi denize atlar
Her biri bir desen olur alır tuvalde yerini
Ekim olur adı resmin, kimse bilmez ismini…
En çok anıldığı bir Turgut Uyar dizesiyle bitirelim o vakit;
Eylül toparlandı gitti işte
Ekim filan da gider bu gidişle…