Atakum'da Belediye başkanının önerisiyle, CHP'nin ilçe yöneticisinin kent konseyi başkanı oluşu tartışmalara yol açıyor.
Kent konseylerinin amacı, yerel yönetim süreçlerine halkın ve sivil toplum kuruluşlarının katılımını sağlamak, katılımcı demokrasiyi teşvik etmek ve yerel sorunların çözümünde geniş bir uzlaşı zemini oluşturmaktır. Bu nedenle, kent konseylerinin bağımsız, çoğulcu ve tarafsız bir yapıda olması esastır.
Bu hususlara rağmen CHP Atakum İlçe Başkan Yardımcısı Diş Hekimi Tuncay Seven, Serhat Türkel'in isteği ile Atakum'a kent konseyi başkanı oluşu tartışmaları ve tepkileri de beraberinde getirdi.
Tarafsızlık ilkesini zedeleyerek belediye başkanının önerisiyle, kendi partisinin bir ilçe yöneticisinin kent konseyi başkanı seçilmesi, kent konseyi kararlarının belirli bir siyasi görüş doğrultusunda alınabileceği algısını oluşturuyor.
Kent konseylerinin temel işlevi, siyasi partilerden bağımsız, farklı görüş ve kesimleri temsil eden bireylerin bir araya gelerek yerel yönetim politikalarına katkıda bulunmasıdır. Atakum'da ise parti bağlantılı bir kişinin başkanlığı, diğer katılımcıların sürece olan güvenini zayıflatarak hoşnutsuzlukları körüklüyor.
Siyasi bir bağın ön planda olduğu böyle bir atama veya seçim, kent konseyinin bağımsız ve şeffaf bir yapı olduğu algısını zedelerken bu durum Serhat Türkel'in her şeye ve herkese rağmen Atakum'u dizayn projesinin bir parçası olarak görülüyor.
Kent konseylerinin işlevi, belediyenin doğrudan bir uzantısı olmaktan ziyade, sivil bir denetim ve danışma mekanizması oluşturmaktır. Parti yöneticisi bir kişinin kent konseyi başkanlığı, konseyin bu işlevini yerine getirmesini zorlaştırabilir. Özellikle, belediye politikalarını eleştiren ya da alternatif öneriler getiren bir yapının oluşması, böyle bir durumda güçleşebilir.
Bu durum, kent konseylerinin tarafsızlığı ve işlevselliği ile bağdaşmaz. Kent konseylerinde görev alacak kişilerin, siyasi bağlardan uzak ve toplumun farklı kesimlerini temsil eden bireyler olması, katılımcı demokrasinin işlerliği açısından daha uygundur. Bu nedenle, etik ve işlevsellik açısından bağımsız bir adayın başkan olarak seçilmesi daha doğru bir tercih olurdu.
Tüm bu gerçekler ışığında Atakum Kent Konseyi Başkanı'nın seçimi yasal olarak sorunsuz görünse de yeni dönemde farklı bir belediyecilik ve siyaset yürütüleceği iddiasındaki Atakum Belediyesi'nin ve CHP Atakum örgütünün kent konseyi yönetiminde böyle tercihte bulunmaları kendi iddialarını ve sosyal demokrasi ilkelerini inkar etmeleri anlamına gelmiyor mu?