Samsun'un usta kalemi Akın Üner, yaşadığımız kentin nabzını Samsun Son Haber'de tutuyor.
SAMSUNSPOR'UN GENÇ FUTBOLCULARINA YAZIK OLUYOR
Türkiye Kupasında üçüncü lig temsilcisi komşumuz 52 Orduspor, Süper Ligde büyük sükse yapan Samsunspor'u 120 dakikalık bir maçta, hem de kendi sahamızda 4-2 yenip elemeyi başardı.
Öncelikle kazananı tebrik edelim, çok istekli oynadılar, iyi ve akıllı oynadılar. Turu geçmeyi başardılar.
Sonra bizimkilerin sapır sapır dökülen hallerine akıl erdirmeye çalışalım.
*
Şurası bir gerçek:
Türkiye Kupasının ilk turları, birçok takım için angarya sınıfına giriyor.
Hedefleri olan ya da düşme endişesi taşıyan takımlar, asıl amaçlarına ulaşabilmek için Kupa Maçlarına asılmıyor, keyfe keder oynuyor.
Biraz mecburen oynadıkları maçları fırsata çevirmek için ilk onbirde yeterli süre bulamayan oyuncuların vaziyetini görmek ve altyapıdan gelen gençlere süre verebilmek için bol rotasyonlu kadrolarla sahaya çıkıyor. Futbolcuların çoğu maç eksikliği, formsuzluk, sakatlıktan yeni çıkmış olmak ve küskünlük gibi sebeplerle Kupa Maçlarında etkili olamıyor.
Hazırlık maçı havasına bürünen maçlarda sürpriz sonuçlar alınabiliyor.
*
Ancak bir başka gerçek daha var: Bu tür maçlar, özellikle genç oyunculara kendilerini gösterme, hocaya "ben ilk onbiri istiyorum ve hazırım" mesajı verme maçlarıdır.
Yeteneklerini ve hırsını konuşturan genç futbolcular, böyle maçlarda arkasına taraftarın desteğini alma fırsatı da elde ederler.
Bu nedenle Ordu kupa maçında hepimizin gözü Muhammet, Haluk, Yunus Emre, Ali Tarkan ve Bedirhan gibi gençlerdeydi.
Ancak, maçın sonucundan bağımsız olarak bireysel analiz yaptığımızda saydığımız oyunculardan hiçbirisinin maça çıkarken "kendimi hocaya göstereyim, taraftar beni alkışlasın" gibi bir konsantrasyon taşımadığını gördük.
Dahası fizik olarak hazır olmadıkları gözlerden kaçmadı.
Daha önce iyi maçlarına tanık olduğumuz gençlerin güçsüz ve moral motivasyon olarak gerilemiş halleri hepimizi üzdü.
*
Oysa transfer yasağı nedeniyle rotasyonun dar olduğu ve genç oyunculara önem veren Avrupalı teknik direktörlerin çalıştırdığı bir kadroda yer almak onlar için büyük bir şans olduğu halde!
Genç oyuncular, Ordu maçını kaybederek gelecek Kupa turlarında daha fazla süre alma fırsatlarını da heba etmiş oldular.
*
Özellikle Yunus Emre, Süper Lige çıktığımız sezon herkese parmak ısırtan, maşallah dedirten performansının çok altında.
Verilen tüm fırsatlarda kendisine yazık ediyor.
Basit bir sarı kart gördükten 10 dakika bile geçmeden, dikkatsiz bir hareketle hem penaltıya sebep oldu hem de oyundan atıldı.
Maçın kırılma anı, Yunus Emre'nin hem yeteneklerine hem de takım arkadaşlarına ihanet ettiği kırmızı kart ve penaltı dakikasıydı.
*
Genç futbolcuların tamamının oyun ve fizik olarak geri gitmesi, kulüp yönetiminin el atması gereken bir arıza olduğunu gösteriyor.
Bu oyuncular kiralık olarak gönderilmiş olsa ve gittikleri yerde uyum sorunu yaşayıp gerilemiş olsa "amenna, olabilir" diyebilirdik.
Ancak hepsi Samsunspor'un elinin altındayken geriliyorsa orta yerde ciddi bir sorun var demektir.
Altyapı için bunca emek veren Başkan Yüksel Yıldırım'ın genç oyuncuların bu savrukluğuna ve futboldan uzaklaşmasına el atması lazım.
Aksi halde altyapıdan yeni Tanjular, Serkanlar, Cenkler yetiştirmek mümkün olmayacak.