İYİ Parti Atakum Belediye Meclis Üyesi Adayı Recep Arslan istifa etti.
İYİ Parti'de kan kaybı devam ediyor. Önce başkan adayları belirlendikten sonra patlayan istifa furyası meclis üyelerinin belirlenmesi ile yeniden alevlendi.
İYİ Parti Atakum Belediye Meclis Üyesi Adayı Recep Arslan zehir zemberek sözler ile hem adaylıktan hem de parti üyeliğinden istifa etti.
Arslan, açıklamasında şu ifadeleri kullandı: "19 Haziran 2016 yılında yapılan MHP kurultayında AKP hükümetine mağlubiyeti yaşatabilecek gücü olduğuna inandığım Meral Akşener'in 25 Ekim 2017 tarihinde kendi partisini kurunca kendisinin yanında yer almak için ilk siyasi üyeliğim olan İYİ Parti Samsun İlkadım teşkilatı 2018/1. Dönem üyesi olarak yerimi aldım. Derecik Mahallesi başkanı olarak ilk görevime başladım. 2018 genel seçimlerinde Samsun Derecik Mahallesi'ne 200 m2 büyüklüğünde İlk SKM'yi kendi çabalarım ve imkanlarımla açtım.
İYİ Parti İlkadım gençlik kollarına görevlendirildim.
2019 yerel seçimlerinde 22. Sıradan Belediye Meclis Üyesi Adayı gösterildiğim halde hiç önemsemeden seçim çalışmalarına İYİ Parti'ye 1 belediye kazandırmak için 2 tam giydirme 9 arka cam ve yan cam giydirmeleri ile 11 araçta giydirme yaparak o seçimde hiçbir meclis üyesinin yapmadığını 22. Sırada seçilemeyeceğimi bildiğim halde yaptım. Sorumluluğunu aldığım 5 mahalleden Derecik ? Toybelen ? Ahullu ? Çivril- Kapaklı mahallelerinden sadece birinde 8 oy geride kalarak mahallelerimiz sakinlerinin desteğiyle İlkadım Belediye Başkanlığının kazanılmasında büyük rol oynadım.
Bütün mahalle sakinlerine desteklerinden dolayı teşekkür ederim.
2020 yılında İYİ Parti İlkadım İlçe Başkanlığı seçiminde ilçe başkan yardımcısı olarak göreve geldim.
Meral Akşener'in İmren Nilay Tüfekçi'ye talimatı ve bana da seçilebilecek sıralama sözü üzerine Atakum meclis üyeliği başvurusunu yaptım.
Genel başkanın bu talimatı sonucu teşkilatının şahsımın 23.cü sıradan listeye yazılması benden ziyade genel başkana hakarettir.
Bu durumun genel başkana iletilmesi sonucu genel başkanın seçimden sonra gereğinin yapılacağını söylemesi de sadece ortamı yumuşatma ve adam avutma diye düşündüğümden kendi teşkilatına söz geçiremeyen bir liderin artık peşinden gitmeye gerek olmadığına kanaat getirdim.
Üstelik AK Parti'nin aday göstermeye tenezzüh etmediği kişiler için yola çıkılan dava arkadaşları yarı yolda bırakılır hale gelmişken İYİ Parti ruhunun tamamen öldüğünü görmekteyim.
'' Hür ve müstakil '' sloganıyla çıktığımız bu yolda '' kimin eli kimin cebinde '' siyasetine dönüşen bir partide durma şansım da kalmamıştır.
Teşkilatını yönetemeyen bir lider Türkiye Cumhuriyeti'ni yönetemez?"