Üç farklı enfeksiyon türünün bir arada görüldüğünü belirten VM Medical Park Samsun Hastanesi Enfeksiyon Hastalıkları ve Mikrobiyoloji Uzmanı Prof. Dr. Hakan Leblebicioğlu, üçlü salgının hastalığın süresini uzattığını açıkladı.
Üçlü salgın, COVID-19, mevsimsel grip (influenza) ve solunum sinsityal virüsü (RSV) gibi üç farklı enfeksiyonun bir arada görüldüğünü belirten Prof. Dr. Hakan Leblebicioğlu, "Bu durum genellikle sonbahar-kış aylarında sıkça görülür. Birçok insan, solunum yolu enfeksiyonunu takiben şikâyetlerin uzun sürdüğünü veya iyileşme sürecinin başladıktan sonra bir veya iki hafta sonra tekrar belirtilerin ortaya çıktığını ifade etmektedir. Bu durum, grip aşısının yapılmamış olması, COVID pandemisi nedeniyle yaygın maske kullanımı ve izolasyon sonucu influenza ve RSV ile karşılaşılmamış olması gibi faktörlerden kaynaklanabilir. Uzayan şikayetleri olan hastalar, şikayetlerin uzama nedeninin belirlenmesi ve bağışıklık durumunun değerlendirilmesi için hekime başvurmalıdır" dedi.
Özellikle yaşlı veya bağışıklık sistemi zayıf kişilerde hastalığın süresi uzayabileceğini vurgulayan Prof. Dr. Leblebicioğlu, "Ayrıca, birden fazla virüs ile ardışık enfeksiyon riski yüksektir ve bazı durumlarda viral enfeksiyonlara bakteriyel enfeksiyonlar (süperenfeksiyon) da eşlik edebilir" ifadelerine yer verdi.
"COVID-19 hâlâ etkisini sürdürüyor"
COVID-19'un hâlâ etkisini sürdüren SARS-CoV-2 virüsü tarafından oluşturulan bir enfeksiyon olduğunu söyleyen Prof. Dr. Leblebicioğlu, "Testlere sınırlı erişim olmasına rağmen, hastane başvurularının arttığı görülmektedir. COVID-19 belirtileri arasında sıklıkla ateş, öksürük, nefes darlığı, kas ağrıları, halsizlik ve tat/duyu kaybı bulunur. Sosyal mesafe, maske takma ve hijyen önlemleri enfeksiyonun yayılmasını önlemek için önemlidir. Ayrıca, COVID-19 aşısı hastalığın ciddiyetini azaltmaya yardımcı olabilir" ifadelerine yer verdi.
"H1N1 Tip A'nın yeni varyantıyla mevsimsel grip tehlikesi artıyor!"
Mevsimsel gribin A ve B tiplerine ait farklı varyantlarıyla tekrar etkili hale geldiğini belirten Prof. Dr. Leblebicioğlu, "Özellikle H1N1 Tip A'nın yeni bir varyantı, yaşlı ve küçük çocuklarda hastane başvurularını artırmaktadır. Grip belirtileri genellikle bulaşmadan 2-3 gün sonra ortaya çıkar ve 5-7 gün boyunca devam eder. Ateş, öksürük, boğaz ağrısı, burun tıkanıklığı, halsizlik ve vücut ağrıları gibi belirtiler görülür. Hastalar tipik olarak yaygın kas ve eklem ağrıları nedeniyle kendilerini dövülmüş gibi hissederler. Erken dönemde antiviral ilaçlar (oseltamivir) kullanılarak hastalık süresi kısaltılabilir ve iyileşme hızlandırılabilir. Grip aşısı da ciddi semptomların önlenmesinde etkilidir" şeklinde konuştu.
"Öksürük, nefes darlığı ve halsizlik belirtilerine dikkat"
Solunum sinsityal virüsünün (RSV), bronşiolit ve zatürre gibi solunum yolu hastalıklarına neden olan bir virüs olduğunu söyleyen Prof. Dr. Leblebicioğlu, "Özellikle çocuklarda hastane başvurularının başlıca nedenlerinden biridir, ancak yaşlı ve bağışıklık sistemi zayıf yetişkinleri de ciddi şekilde etkileyebilir. RSV belirtileri arasında öksürük, nefes darlığı, hırıltılı solunum, ateş ve halsizlik bulunur. RSV hastalığında semptomları azaltmak için destekleyici tedaviler uygulanır" dedi.
"Gribal enfeksiyon belirtileri için evde uygulanabilecek destekleyici tedaviler"
Bu üç enfeksiyonun belirtileri birbirine benzer olduğundan, ayırıcı tanı için burun ve/veya boğazdan alınan sürüntü örneği ile test yapılarak etkeninin belirlenmesi önerildiğini vurgulayan Prof. Dr. Leblebicioğlu, "Gribal enfeksiyon belirtileri gösteren hastalar istirahat etmeli, bol su içmelidir. Bulundukları oda havalandırılmalı ve oda havası kuru olmamalıdır. Destek tedavisi olarak ateş düşürücü ilaçlar (asetominofen), nazal dekonjestanlar ve kuru öksürük şikâyeti olanlarda öksürük kesici ilaçlar kullanılabilir. Özellikle 38 derece üzerinde ateş, solunum güçlüğü ve semptomların uzaması durumunda bir sağlık kuruluşuna başvurulmalıdır" şeklinde konuştu.
"Soğuk havalarda bu önlemler şart"
Bulaşıcı hastalıklardan korunmak için gerekli önlemler alınmasının önemine değinen Prof. Dr. Leblebicioğlu, "Soğuk hava nedeniyle insanların daha fazla iç mekânlarda bulunduğu bu dönemde, hastaysanız evde kalmak, ellerinizi sık sık yıkamak, öksürürken kâğıt mendil kullanmak veya dirseğinize öksürmek, gözlerinize, burnunuza ve ağzınıza dokunmamak önemlidir. Kalabalık ortamlarda maske takılmalıdır. Ayrıca, COVID-19 ve grip gibi enfeksiyonlara karşı aşılanmayı unutmamalısınız" dedi.