Samsun Barosu Başkanı Av. Pınar Gürsel Yıldıran, Türkiye'de yaşanan avukatlara yönelik cinayetlerin ve saldırıların adaletin tesis edilmesine yönelik olduğunu söyledi. Başkan Yıldıran avukatlar tehdit altındaysa, hak arama özgürlüğünün de tehdit altında olduğunu belirtti.
Avukatların her geçen yıl giderek artan oranda öldürme, yaralama, tehdit ve hakaret gibi saldırıların mağduru haline geldiğini belirten Samsun Barosu Başkanı Av. Pınar Gürsel Yıldıran, "Bazen sözlü, bazen silahlı, bezen müvekkilden, bazen de karşı yönden gelen ve bazen yaralama ve ölümle sonuçlanan bu saldırıların değişmeyen ortak bir yönü var. Avukatları sadece mesleki faaliyetlerini yerine getirdikleri için bu saldırılarla karşı karşıya kalmaları ve münferitmiş gibi görünün bu saldırıların aynı zamanda avukatlık faaliyetini savunmaya, dolayısıyla adil yargılanma hakkına ve adaletin tesis edilmesine dönük olmasıdır" dedi.
Samsun Barosu Başkanı Yıldıran şöyle konuştu:
Denizli Barosu önceki dönem başkanlarından Muğla Barosu'na kayıtıl meslektaşımız Av. Erdal Çam, 6 gün önce daha evvel davasına baktığı müvekkili tarafından sadece mesleki faaliyetini gerçekleştirdiği için katledildi. Geçtiğimiz yıl Temmuz ayında Av. Servet Bakırtaş bakmakta olduğu bir dosyanın karşı yanı tarafından ofisinde katledildi. Av. Bakırtaş'tan bir yıl önce, İstanbul Barosu'na kayıtlı meslektaşımız Av. Ersin Arslan haciz işlemleri için bulunduğu görev yerinde göğsünden vurularak katledildi. Ersin Arslan'ın katledişinden birkaç ay sonra, Konya'da Av. Asil Can Tuzcu boşanma davasını üstlendiği müvekkilinin eşi tarafından bıçaklandı. Zanlı meslektaşımızı peruk takıp evinin girişinde beklemişti. Av. Asil Can Tuzcu saldırı sonrası bir gözünü kaybetti. Asil Can Tuzcu'dan tam bir yıl önce İstanbul Barosu'na kayıtlı meslektaşlarımız Av. Savaş Baş ve Av. Necati Çakmak Ankara'da haciz işlemleri esnasında bıçaklı saldırıya uğradılar. Daha iki gün önce Nevşehir Barosu Avukatlarımızdan Av. Mustafa Necmi Öncü müvekkilinin davalı olduğu iki kişi tarafından darp edildi. Maalesef saydığımız yaşam hakkına dönük ve can yakıcı davalar artık her gün ve yaşamın her alanında sistematik şekilde yaşanan avukatlara yönelik şiddetin çok az sayıda örnekleridir.