Tekirdağ'ın Şarköy ilçesinde otomobilin denize uçması sonrasında lise müdiresi hayatını kaybederken, kocası ise kazadan yaralı olarak kurtulmuştu. Tedavisi tamamlanan koca tutuklanırken, lise müdiresinin ölümü ile ilgili yakınlarının ifadeleri ortaya çıktı.
Tekirdağ'ın Şarköy ilçesi Mürefte yolunda geçtiğimiz haftalarda meydana gelen olayda Ahmet Gürkan Erkutlu (39) idaresindeki otomobilin denize uçması sonucu Şarköy Anadolu Lisesi Müdürü Esma Deniz Dellal Erkutlu (46) hayatını kaybederken, sürücü Ahmet Gürkan Erkutlu ise yaralı olarak kazadan kurtulmuştu. Yapılan incelemelerde Sürücü Erkutlu'nun 1,49 promil alkollü çıkmıştı.
Tedavisinin ardından tutuklandı
Hastaneye kaldırılan Erkutlu, tedavisinin tamamlanmasından sonra çıkarıldığı Şarköy Sulh Ceza Hakimliğince, 'Şüphelinin atılı suçu işlediğine dair kuvvetli suç şüphesinin varlığını gösteren somut delillerin bulunması, şüphelinin tanık, mağdur veya başkaları üzerinde baskı yapma hususu devam ediyor olması nedenleri ile şüphelinin taksirle ölüme neden olma' suçundan tutuklandı.
'Esma'ya o karanlıkta denk gelemedim'
Mahkemeye çıkarılan Erkutlu savunmasında, 'Yemek yediğimiz sırada aramızda benim işten eve geç gelmem sebebiyle tartışma çıktı ancak fiziksel temas olmadı. Daha sonra aramızdaki konuşmayı tatlıya bağladık, beraber çıkarak araca bindik, 60-70 kilometre hızla gitmekteydim. Karşıma tilki veya köpek benzeri bir hayvan çıktı. Ona çarpmamak için direksiyonu kırdım ancak frene basmadım. Ayağımı gaz pedalından çektim ve arabayı çarpmaktan kurtardım ancak direksiyon hakimiyetini kaybederek karşı şeride girdim ve uçurumdan denize doğru uçtum. Çarpma anını hatırlamıyorum ancak araç ters döndüğünde içeri su dolması ile birlikte ben kendime geldim. Benim emniyet kemerim takılı değildi. Esma Deniz'in emniyet kemerinin takılı olup olmadığını bilmiyorum. Bir miktar su yutmaya başladığımda olayın şokundan çıktım. Elimle yokladığımda camın açık olduğunu gördüm ve camdan dışarı çıktım. Çıktığımda suyun sığ olduğunu gördüm. Ayağım su içerisinde denizdeyken su benim göğüs bölgeme kadar geliyordu. O sırada Esma'dan tepki yoktu, etraf da karanlıktı. Çarpmanın etkisiyle sırtımda ve kollarımda ağrı ve kesi vardı. İçeriye doğru elimle yokladım ancak Esma'ya o karanlıkta denk gelemedim. Bir ara ayağından yakaladım ancak dışarıya çekemedim. Daha sonra yardım çağırmak amacıyla yola çıkmaya çalıştım ancak bulunduğumuz yer çukur olduğu için tepeye yola çıkamadım. Daha sonra itfaiye gelerek hem beni hem de Esma'yı bulunduğu yerden çıkardı. Bana sormuş olduğunuz olay günü hız yaptığıma dair ihbar doğru değildir. Ben hızlı değildim. Zannediyorum ki yoldan toprak kalktığı için böyle bir ihbar yapılmıştır. Esma Deniz'in annesi Saadet'in ifadeleri doğru değildir. Bizim Esma ile konuşmalarımız yüksek sesle olur ancak aramızda herhangi bir ayrılma kararı yoktur. 'Yalnız öleceksin' ifadesi benim ağzımdan hiç çıkmamıştır. Ben ona şaka amaçlı, 'Yalnız yiyen yalnız ölür' şeklinde ifadeleri sürekli söylerim, aramızda bir şakalaşmadır. Eşim özel hayatımızı ailesine, akrabasına bahsederdi. Kavgalarımız bu yüzden çıkardı. Ayrılmaya ilişkin bir durum söz konusu değildi. Benim için söylenen, 'Ayrılırsak kötü olur' şeklinde cümleleri ben kurmadım. Yaşananlar için pişmanım. Kasti hiçbir davranışım söz konusu değildir' dedi.
Lise Müdürü Esma Deniz'in annesi Saadet Dellal, ifadesinde, Ahmet Gürkan Erkutlu kızına psikolojik baskı uyguladığını, sürekli kötü davrandığını öne sürerek, 'Kızıma fiziki şiddet uygulamasa da psikolojik baskı uyguluyordu. Kızıma, 'Sen yalnız öleceksin' diyerek tehdit ediyordu. Sonunda kızımın ölümüne sebep oldu' ifadelerini kullandı.
Ağabeyden zehir zemberek açıklama
Esma Deniz Dellal Erkutlu'nun ağabeyi Onur Oğuz Dellal ise sosyal medya hesabından kardeşinin mezarının fotoğrafı ile bir paylaşım yaparak Ahmet Gürkan Erkutlu'nun, kardeşini öldürdüğünü iddia eden bir paylaşım yaptı. Onur Oğuz Dellal paylaşımında, 'Bu büyük acı içimde derin bir iz bıraktı. Sevgili kız kardeşim Esma Deniz Dellal, kocasının aşırı alkollü olduğu bir araç kazasında hayatını kaybetti. Ablamın kocası, yaşamını eşinin maddi desteğiyle sürdüren, hatta ilk eşinden olan çocuğunun bakım masraflarını bile utanmadan ablamın üzerine yıkmış bir kişiydi. Her gün içki içip eve dönmeyen ve maço tavırlar sergileyen bir adamdı. Ablamızın ne acıdır ki evlenmesini engelleyemedik ve kocası onu öldürdü. Kaza günü, ablam alkolsüz bir mekanda kocasıyla boşanma konusunu konuşmak istedi, hem benim hem de arkadaşlarının tavsiyesiyle. Ancak kocası ısrarla onu alkollü bir mekana götürdü. Ablam o gün alkol almadı, çünkü amacı evliliği barışçıl bir şekilde sonlandırmaktı. Kocası masadan sarhoş ve sinirli bir şekilde kalktı, ayakta duramayacak kadar sarhoştu. Mekan sahibi jandarmaya haber vermede yeterli olmadı ve arabayla denize sürüklendi. Kocası kazadan yara almadan kurtuldu ancak ablamı kurtarmak yerine ters dönmüş arabanın üstüne oturup yardım bekledi. Ablamın hayatını kurtarmak için hiçbir çaba göstermedi. Aracın düştüğü yer sığ bir yerdi. Deniz yüksekliği diz boyunu geçmiyordu. Bu namert kişi şu anda hapishanede ve onunla mücadelemiz kanun ve nizam çerçevesinde devam edecek. Adaletin er ya da geç tecelli edeceğine inanıyorum' diye açıklama yaptı.