Samsun'da Kıranköy TOKİ 1 ve TOKİ 2 konutlarının deprem ve heyelan riski yüksek alanlarda inşa edildiği ve bunun deprem bölgesi içerisinde yer alan Samsun için büyük bir risk oluşturduğu iddia edildi!
45 yıldır ülkemizin çeşitli yerlerinde ve Karadeniz Bölgesinde jeofizik araştırmaları yapan Jeofizik Yüksek Mühendisi Cemal Uğurtay uyardı. Uğurtay, Samsun'da deprem ve heyelan riski yüksek alanlarda TOKİ konutları inşa edildiğini ve bunun büyük bir risk oluşturduğunu iddia etti.
Jeofizik Yüksek Mühendisi Cemal Uğurtay, yaşanan birçok felaketten ders alınmadığını ve hala bilimin önemsenmediği projelerle hayata geçirilen yeni yerleşim yerlerindeki konutların gelecek için önemli bir risk oluşturduğunu söyledi. Samsun'da TOKİ konutlarının aktif heyelan sahasına yapıldığını belirten Cemal Uğurtay, tabiatla birlikte uyum içinde yaşamak için bilime inanmanın insan hayatı için büyük önem taşıdığına dikkati çekerek, "Sağlıklı kentleşmenin temel öğesini oluşturan jeolojik çevre ile uyum, kent planlaması aşamasında çoğu kez ihmal edilen ve ancak sorunlar ortaya çıktıkça gündeme gelen bir konu olma özelliğini halen korumaktadır. Bunun tipik örneğini Samsun kentimizde görmekteyiz. Artan nüfusun doğal bir sonucu olan yoğun ve yaygın yerleşim, bu sahil kentimizin güneydeki sırtlara doğru tırmanmasına neden olmaktadır. Jeolojik çevre koşullarını zorlayarak gerçekleştirilen bu sağlıksız tırmanış zamanla etkisini göstermiş ve bugün yerleşim alanının büyük bir kısmı heyelan tehdidi altında bulunmaktadır" dedi.
AFAD'ın 2022 İl Afet Risk Azaltma Planı'nda riskli alanlar belirtilmiş olmasına rağmen?!
AFAD'ın 2022 yılında yapmış olduğu İl Afet Risk Azaltma Planı'nda açık bir şekilde riskli alanların tespit edilmesine rağmen, birçok alanda inşa edilen ve edilmeye devam edilen yapıların gelecekte Samsun için çok önemli bir risk oluşturduğunu ifade eden Cemal Uğurtay, Samsun'da önceki yıllarda, İlkadım ilçesi Mert ırmağı yatağında yapılan TOKİ konutlarında yaşanan ve ölümle sonuçlanan sel hatıralarımızda iken, yeniden yapılan konutlar ders almadığımızı göstermiştir" diye konuştu.
Heyelanların oluşumuna yol açan başlıca etmenlerin yamaç geometrisi, kaya türü, yeraltı suyu ve kayanın jeoteknik özellikleri olduğunu sıralayan Cemal Uğurtay, "Bu nedenle, TOKİ'nin toplu konut yapmayı düşündüğü ve ihalesi yapılacak olan sahada, önceki yıllarda yapılan araştırmalarda ayrıntılı jeolojik, morfolojik, hidrojeolojik ve jeoteknik çalışmalar yürütülmüştür. Ayrıca mevcut yapılardaki hasar dağılımlarına göre zemin-yapı etkileşimi incelenmiştir. Bu çalışmalar Samsun yerleşim alanında gerçekleştirilen mikro bölgelendirmenin esasını teşkil etmiştir. Heyelanların saha içindeki dağılımları ekteki jeolojik haritalarda gösterilmiştir. Sahada uygulanan yerinde Standart Penetrasyon ve Statik Penetrasyon deneyleri ile heyelanların genellikle yüzeye yakın kısımlardaki düşük mukavemetli ve yüksek plastisiteli killi seviyelerde oluştuğunu göstermektedir. Sırtlara doğru gidildikçe, özellikle dike yakın, yer yer 20 metre yükseklikteki şevler, bu kısımlardaki kayma yüzeylerinin diğerlerine kıyasla daha derinde olduğunun belirtisidir. Çoğu yerde heyelanların yamaç yukarılarına doğru ardışık şekilde geliştiği düşünülmektedir. Bu nedenle, yamaçların etek kısımlarında görülen yoğrulmuş killer, muhtemelen eski heyelanların topuk kısmına tekabül etmekte, yüzey ve yeraltı suyu etkisi ile kolaylıkla kaymakta ve yer yer akmaktadır. Sahanın çıplak olması nedeniyle, Karasamsun ve eski hava alanının Kürtün ırmağına bakan yamaçlarında (TOKİ 1. ve 2. etap toplu konut sahalarını da kapsıyor) açıklıkla izlenen ardışık heyelanlar saha genelindeki gerçek durumu yansıtmaktadır. Her iki yamaçların da gelişen heyelanlar nedeniyle giderek daralmakta olan sırtın kenarları boyunca izlenen gerilme çatlakları, bu heyelanların aktif olduğunun açık belirtileridir.
Yer kayması mevcut!
Kranköy'de TOKİ 1 ve TOKİ 2'lerin inşa edildiği alanda yer kayması mevcut olduğunu ifade eden Jeofizik Yüksek Mühendisi Cemal Uğurtay, "İlk tokiler inşa edilip üzerinden birkaç yıl geçtikten sonra; TOKİ 2'lerin yapılacağını öğrenince, TOKİ 1 ve TOKİ 2'lere ait sahaların heyelanlı bölgeler olduğunu gözlemlemek için çeşitli fotoğraflar kaydettim. Fotoğraflarda açık bir şekilde görüleceği gibi; yer kaymalarının ve bina çatlaklarının olduğunu tespit ettim. Bunun üzerine; TOKİ 2'lerin yapılmaması için, hazırladığım raporu kamuoyu ile paylaştım. Fakat uyarılarım gereken karşılığı ve ilgiyi göremedi. TOKİ 2'ler yapılırken, yine toprağı inceledim ve aynı sonuçları tekrar elde ettim. 20 metrelik fore kazık yapıldı fakat, jeolojik olarak formasyon jipsli (tuzlu seri) 100 metre ve daha derinlere kadar devam ettiğinden, fore kazıkların etkisinin olmayacağı bilgisini özellikle belirtmek isterim" şeklinde konuştu.
Bu bölgede yer alan Kranköy mezarlığındaki incelemeler yapılsaydı buradaki mevut durumun geleceğe yön verecek teknik bulgularla dolu olduğunun görülebileceğini anlatan Cemal Uğurtay, "Bütün araştırma ve incelemelerimdeki sonuçlara rağmen bu binalar yine de buraya yapıldı. Kıranköy mezarlığında dahi buranın riskli olduğunu gösteren pek çok delili bulabilirlerdi" ifadelerine yer verdi.