Kahramanmaraş merkezli 7,7 ve 7,6 büyüklüğündeki iki deprem Türkiye'yi adeta yasa boğmasının yanı sıra, yaşandığı illerde büyük yıkımlara ve telafisi mümkün olmayan hatalara neden oldu. Yaşanan depremin ardından ise gözyaşı ve acı yerini depremin nedenlerinin ve etkilerinin tartışıldığı bir ortama bıraktı.
Bütün Türkiye yıkımın bu kadar büyük olmasının nedenlerini tartışırken uzmanların açıklamaları peş peşe geliyor. 6 Şubat'ta 10 ilimizde meydana gelen ve yüzyılın felaketi olarak nitelendirilen deprem Türkiye'yi birçok gerçekle yüz yüze getirdiği gibi, kent, kent yönetimi, inşaat, mühendislik, müteahhitlik, denetimler ve daha pek çok konuda mevcut uygulamalarını da tekrar gözden geçirmesi gerektiği konusunu tartışmaya açtı. SİMDER Başkanı Yunus Güney, yeni binaların fay hattı üzerinde olduklarından yıkıldığını, asıl problemin buralara izin vermek ve imara açmak olduğunu belirtti.
Deprem felaketinde yıkılan 2000 yılından önce yapılan binalardan ziyade bu tarihten sonra yapıldığı halde yıkılın yeni binaların neden yıkıldığını, zarar gören veya yıkılan binaların hangi bilimsel nedene bağlı olarak yıkıldığını sorduğumuz Samsun İnşaatçılar ve Müteahhitler Derneği (SİMDER) Başkanı Yunus Güney, bütün bu sorunların cevabının yanı sıra, son günlerde sıkça tartışılan betonun ve betonun dökümündeki kaliteye dair tartışmalarla ilgili de önemli açıklamalarda bulundu.
Nedenleri hakkında ön rapor çıkardık!
Bölgede yıkılan binaların yüzde 98.5'nin 1999 yılı öncesine ait binalar olduğunu belirten Samsun İnşaatçılar ve Müteahhitler Derneği (SİMDER) Başkanı Yunus Güney, konfederasyon olarak hasarın boyutları ve nedenlerini incelemek üzere deprem bölgesine bilirkişi gönderdiklerini ve öp raporu çıkardıklarını belirtti. Ön rapora göre yıkılan binaların yüzde 98.5'nin 1999 yılından önce yapılan binalar olduklarını tespit ettiklerini belirten SİMDER Başkanı Yunus Güney, "Bölgeye ait çıkardığımız sonuçları meslek grupları ile tartışıyoruz. Bilindiği gibi 1999'da yaşadığımız deprem öncesinde yapılan binalar ile ilgili bir standart yoktu. Bu tarihten sonraki yönetmeliklerle hem depremin ivme kat sayısı yükseltildi ve buna bağlı olarak demir donatı sayısı çoğaltıldı. Dökme demir yasaklandı, hazır beton teknolojisine geçildi" dedi.
Fay hattı üzerine inşa edildiklerinden yıkıldı!
1999 yılından sonra çıkarılan kanunlarla inşaatların yapımına belirli bir standart getirildiğini vurgulayan SİMDER Başkanı Yunus Güney, "Dolayısıyla böylece çalışan inisiyatifi minimuma indirilmiş oldu. Ancak bölgede yıkılan yeni binaların yıkılma nedeni özellikle 2018 sonrası binaların yıkılma nedeni, fay hattı üzerine inşa edilmelerinden kaynaklanmıştır. Buradaki asıl problem, fay hattı üzerine yapılan bütün inşaatların engellenmemesidir" diye konuştu.
2000 yılından sonra yapılan binaların yüzde 98'inin güvenli binalar olduğunu ifade eden Başkan Güney, "Çünkü yapılarda suiistimal 2018'den sonra minimuma indirildi. Yapı denetim şirketlerini müteahhidin seçme şansı yoktur. Bu nedenle güven artıyor. Yapı denetim şirketleri de bağımsızdırlar. Ancak, Bakanlığa karşı sorumludur" şeklinde konuştu.
Sismik deprem izolatörleri kamu binalarında kullanılmalıdır
Sismik deprem izolatörlerinin kamu binalarında kullanıldığını vurgulayan Yunus Güney, şunları söyledi: "Bu sistem meskenlerde konutlarda kullanılmaz. Ancak çok yüksek katlı 30, 35 katlı binalarda kullanılması doğru olur. Bunu kullanmaktan ziyade zemin iyileştirilmesine gidildi. Bu da teknik bir durumdur. Belediyelerin tarım arazileri değil de sağlam olan yerlere izin vermesi gerekiyor. Dolayısıyla sistim izolatörlerin okul, hastane ve diğer kamu binalarında kullanılması doğrudur. Bununla birlikte bizim, yapı denetim usul ve esaslarını dikkat etmemiz yeterlidir."