Asgari ücret zammına ilişkin üçüncü toplantı bugün Türkiye İşveren Sendikaları Konfederasyonu ev sahipliğinde gerçekleştirildi. TİSK asgari ücretin 3100 TL, Türk-İş ise 3900 TL olmasını talep ediyor.
İşçi, işveren ve hükümet temsilcilerinden oluşan Asgari Ücret Tespit Komisyonu, 2022'de geçerli olacak asgari ücreti belirleme çalışmaları kapsamında bugün üçüncü toplantısı sona erdi.
Çalışma Genel Müdürü Nurcan Önder toplantı sonrası yaptığı açıklamada, "Yaptığımız hesapta Hacettepe tarafından verilen parametrelere rakamları karşılaştırdık.
Bu rakamlara göre, 2 bin 979 lira ile 3 bin 567 lira arasında eski formüle göre değişiyor. TİSK bu rakamı 3 bin 100 lira olarak daha uygun buluyor. 3 bin 567 liraya Türk-İş diyor ki ben daha farklı besin kaynaklarını tercih ederim diyerek bu rakam da 3 bin 900'ün altına düşmez diyor.
Bugün için net bir tarih henüz belirleyemedik. Bu sene üçüncü toplantıyı ilk defa bu kadar erken yaptık. Dördüncü toplantı karar toplantısı olacak. Üç tarafa da uygun olan bir tarihte son toplantıyı yapacağız" dedi.
"İŞVEREN KESİMİYLE UZLAŞAMADIK"
TÜRK-İŞ Genel Sekreteri Nazmi Irgat "İşveren kesimi ile uzlaşmazlıklarımızı gideremedik. Ay sonuna kadar zamanımız var. Görüşmeler devam edecek" diye konuştu.
TİSK Genel Sekreteri Akansel Koç, "3100 TL gibi bir teklifimiz söz konusu değil. Orta yolu bulacağız. Asgari ücretlinin enflasyona ezdirilmeyeceği ortada" dedi.
TİSK BAŞKANI: "RAKAM ÖNERİSİ OLMADI"
Basına kapalı gerçekleştirilen toplantı öncesi TİSK Yönetim Kurulu Başkanı Akkol, açıklama yaptı. Çok meşakkatli iş yapıldığını belirten Akkol, "Bu çalışmayı da kamu ile Türk-İş ile işçi temsilcilerimizle ve bütün işverenlerle birlikte yapıyoruz. Ben bazı prensiplerimizin tekrar altını çizmek istiyorum. Hakikaten çok meşakkatli bir süreç yönetiliyor. Çalışanların görüşlerini alıyoruz. Anket yapıyoruz. Anlık görüşlerini alıyoruz. Bakanlığımızın bir anketi vardı. Buradan çok istifade ettik, etmeye devam ediyoruz. 10 binlerce satır veri analiz ettik, etmeye devam ediyoruz. Küçük, orta, büyük işletmeleri segment segment analiz ediyoruz. Asgari ücret ile ilgili görüşlerini, taleplerini, önerilerini alıyoruz. Dolayısıyla bizim için en önemli konulardan bir tanesi çok kapsayıcı, herkesin görüşünü aldığımız bir süreç olması. TİSK bütün bu görüşleri aldı ve bu toplantılarda hem devletimizle hem de çalışan kesimi temsil eden Türk-İş'le bunları paylaşıyor olacağız" diye konuştu.
'İSTİHDAM DÖNGÜSÜNÜ KIRMAYACAK ASGARİ ÜCRET ARAYIŞINDAYIZ'
TİSK Yönetim Kurulu Başkanı Akkol, prensiplerini anlatarak, "Biz bu sene 3’lü imza istiyoruz. Yani kamunun imzaladığı, Türk-İş’in imzaladığı aynı zamanda işverenlerin de imzaladığı 3’lü bir mutabakata ihtiyaç var. Dünya, ülkemiz, kolay zamanlardan geçmiyor. Pandeminin halen ortasındayız. Böyle bir mutabakat uzun yıllardır görülmedi. Bu mutabakatı bu sene yapmak istiyoruz. Yani bu sene işveren fedakarlık yapsın, kamu destek versin, çalışanların da rızasıyla beraber 3’lü bir imza arayışındayız. Son yıllarda işveren kesimi ondan önce işçi kesimiyle imzalanan yıllar var. Bu sene altını çizdiğimiz konu 3’lü imza oldu. Bir diğeri hızlı bitirmek istiyoruz. Doğal olarak bu konu çok gündem oluyor. Hepimizi ilgilendiriyor. Asgari ücretli 6 milyon 100 kişi değil onların aileleri, asgari ücrete yakın ücret alanlar, asgari ücrete yakın almasalar da bu ücret zammından olumlu veya olumsuz bir şekilde etkilenecek milyonlar var. Dolayısıyla tüm kamuoyunun ilgisi burada. Uzun vadeli yatırım, istihdam döngüsünü kırmayacak asgari ücret arayışı içerisindeyiz" dedi.
'ÜLKENİN BUNA İHTİYACI VAR'
Özgür Burak Akkol, bugüne kadar yapılan toplantılarda ücret miktarının konuşulmadığını da belirterek, "Bazen bizlere düşük gelen bazen bizlere yüksek gelen farklı farklı rakamlar zikrediliyor. Bu rakamları çözmede devletimizin işverene vereceği teşviklerin, çalışanlara yapılabilecek bir takım vergi indirimlerinin hakikaten oyunu çok rahatlatacağını düşünüyoruz. Özellikle vergi indirimi ve teşvik konusu burada belirleyici olacaktır. Bu destekleri de alabilirsek biz 3’lü imzaya ulaşabileceğimizi düşünüyoruz. Burada TİSK çok kuvvetli bir irade ortaya koyuyor. Eylül ayından beri biz 3’lü imza istiyoruz. Ülkenin buna ihtiyacı var" diye konuştu.
İŞÇİLER 4 BİN LİRA İSTİYOR
Asgari Ücret Tespit Komisyonu'nunun ilk toplantısında Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Bilgin, yapılan çalışmalar neticesinde işçi tarafının 3750-4000 lira arasında, işveren tarafının ise 3500-3750 lira arasında asgari ücret istediğini belirtti.
Bakan Bilgin ilk toplantıda şunları söyledi:
Enflasyonist ortamlarda asgari ücretin en alt düzeyde ücret olmak yerine temel ücret olmasıyla ilgilidir. Türkiye'de asgari ücretle geçinen 6 milyon civarında işçi var. Biz enflasyon ve ekonomideki dalgalanmaların karşısında emeği koruyacak bir asgari ücret belirleyeceğiz. Sendikalar burada, teknik çalışmalar yapacaktır.
Ülkenin içindeki enflasyonu, harcama kalemlerini dikkate alarak asgari ücretin toplumda ortalama beklentileri karşılayacak bir oranda belirlenmesidir. Bunun için biz bu çalışmaları etraflıca sürdürdük. İşveren ve emekçilere ulaşıldı. Türkiye ekonomisi dün rakamlar açıklandı. Üst üste 3 çeyrek büyüme gerçekleştiren bir ekonomi. Büyürken de küçülürken de değişimler ortaya sorun çıkarabilir. Türkiye ekonomisi üst üste 3 çeyrektir büyüyor. Türkiye'deki dinamizmin içinde olanlar var. Türk girişimcisinin uluslararası düzeyde elde ettiği başarı.
Türk girişimcisi bu başarının altına imza atmıştır. Bu başarı övünme için söylenen bir şey değil. 220 milyar dolara koşan ihracatla kendisini ispat etmiştir. Türk emeğinin niteliğidir. Mühendisinden işçisine ustadan çırağa kadar emeği var. Asgari ücret bu anlamda önem kazanmaktadır. Düzenlemeler bizim için çok değerli olacaktır.
Türkiye ekonomide yaşanan dövizde, kurlarda yaşanan dalgalanmalar belli bir şekilde istikrara kavuşacak şeylerdir. Makro göstergeler onlar değildir. Büyümedir, istihdamdır, kalitedir, sürdürülebilirliğidir, üretim kapasitesinin artışıdır. Döviz önemsiz midir? Önemlidir ama bu dalgalanmalar makro değişimlere bağlı olarak istikrara kavuştuğu zaman daha da ekonominin gücünü ortaya çıkarak değerlerdir.
ANKETLER GERÇEKLEŞTİRDİK
26 şehirde çalışmamızı gerçekleştirdik. Muhtelif sektörlerde bu çalışmayı gerçekleştirdik. İşletmelerin hem sahipleriyle belli oranda da profesyonel yöneticileriyle görüşmeler yapıldı. İşletmenin faaliyet gösterdiği sektörler denildiği zaman bir önceki yılla karşılaştırıldığı zaman önümüzdeki seneyi nasıl değerlendiriyorsunuz dediğimizde yüzde 50'si değişim olmayacağının yüzde 37'sinin yükseliş olacağını yüzde 11'inin de düşüş olacağı yanıtını aldık.
Yapılan çalışmada işverenler 3500-3750 lira arasında asgari ücretin olmasına yönelik çoğunluk oluştu. Çalışmaya katılan işverenlerin yüzde 74'ü işten çıkarmaların artabileceğini belirtti.
Firma sahiplerinin yüzde 36'sı 3500-3750 lira arasında asgari ücret isterken profesyonel yöneticiler 6 bin liranın üzerinde artışlar istemişlerdir.
Küçük işletmeler ve mikro işletmeler elinin altında işçi çalıştıranlar onlar da asgari ücretin yukarıya doğru tırmanmasının ciddi şekilde işsizliğe neden olabileceği sorununu dile getirdiklerini sizlerle paylaşmak isterim.
ÇALIŞANLAR 4 BİN LİRA İSTİYOR
2500 emekçiye ulaşıldı. Bunların yüzde 13'ünün asgari ücret dışında bir işte de çalıştıklarını ifade etmişlerdir. 3750 -4000 lira arasında rakamlar telâfuz ettiler. Ağırlıklı oran 3750 lira ile 4 bin lira arasında toplandığı görülmektedir. İşçilerimiz de asgari ücretin artmasının ekonomiyi canlandıracağını düşünmektedir. İşçilerin yüzde 60'ı asgari ücretin artmasının işçilerin işten çıkarılmasına neden olmayacağını söyledi.
Sürdürülecek teknik çalışmalar var. 4 oturumla tamamlanmasını düşünüyoruz. Bu süreci biz bu sene Türk-İş Başkanı Atalay Bey, Özgür Bey de makul bir yerde uzlaşacağımız yerde bitirelim çağırısında bulundu, biz de bu görüşteyiz. Kısa sürede bu meselenin çözüme kavuşturulacağına inanıyoruz. Türkiye sosyal devlettir. Türkiye'nin sendikaları, emekçileri mutlu oldukça Türkiye'nin büyümesi motive olacaktır.