Haftanın kitabında Yaşar Kemal'in İnce Memed serisinin 3. kitabını anlatacağız.
Yaşar Kemal'in 1980'li yıllarda yazdığı 3. seri sayfalar dolusu tasvirle başlıyor. Çukurova'nın dağları, düzü, tabiatı çok başarılı bir şekilde resmedilmiş. Şayet tasvirlerden hoşlanan bir okursanız sizi gerçekten çok etkileyecektir. Tabii bu tasvirler hemen her bölümde var. Her bir bölüm manzara ile başlıyor genelde ve ondan sonra hikayeyi giriyor.
2 ve 3’ün arasında çok uzun bir ara vermesine rağmen Yaşar Kemal'in İnce Memed 3'te de aynı üslubu devam ettirdiğini, aynı türküyü adeta kaldığı yerden söylediğini görebiliyoruz. Yine başarılı bir roman olduğu ortada. 1 ve 2'ye göre daha hacimli bir kitap olmuş. Burada da yine başaktör İnce Memed ama uzun süre ortalara çıkmıyor. Neredeyse 200’lü sayfalarda görebiliyoruz Memed’i. Tabii romanda başka hikayeler okuyoruz, başkalarının hikayeleri bunlar.
İlk 2 seriden devam eden pek çok karakter halen var. Hürü Ana, Topal Ali, Tazı Tahsin, Yüzbaşı Faruk, Arif Saim Bey, Ferhat Hoca, karısı olacak olan Seyran, Koca Osman… Bu arada yeni karakterler de giriyor tabii, bir bölümü kötü tabiatlı adlı kişiler olmak üzere yeni karakterler giriyor. Mahmut Ağa, Murtaza Ağa, Müslüm gibi…
Tabii çok fazla zulüm var, çok fazla acı var… Ölümler, haksızlıklar… Asker dayağıyla ölenler, ağalar tarafından katledilenler… İnsan, “ya bu kadar mıydı?” diye düşünmeden edemiyor ama Yaşar Kemal'in yazarlığı kadar romandaki gerçekçiliğine de inandığımız için demek ki bu kadarmış, hatta belki daha fazlaymış diye düşünmeden de edemiyoruz.
Bu seri İnce Memed'in yaralanmış olması ile başlıyor, ilk olarak tedavi süreci var ve sürekli kasaba, dağlar, köyler, eşkıyalar arasında gidip geliyor. Yaşar Kemal başarılı bir tasvirci olduğu gibi iyi de bir hikaye anlatıcısı. İşte burada özellikle Çiçekdereli Mahmut Ağa'nın boşalttığı köylerin hikayeleri, köylülerin hikayeleri çok önemliydi. Yine Sultan IV. Murat’ın Bağdat'ın fethi ile ilgili Toroslar'daki o Türkmen köyü ile alakalı Genç Osman hikayeleri gayet iyiydi. Romanın yavaş yavaş masal havasına da örüldüğü yerler oluyor ve bunu da görebiliyoruz burada.
İnce Memed’in bir mecbur adam olduğunu ise çok daha net görebiliyoruz. Zira kaderinden kaçamıyor.