Türkiye'nin tavuk ihtiyacının yüzde 25'ini karşılayan Bolu'da tesisler, korona virüs salgını nedeniyle yaşanan tüm zorluklara rağmen tavuk üretimini azaltmadan sürdürüyor.
Türkiye'de korona virüs salgını sonrasında birçok sektörde üretimde daralma yaşanırken, ülkenin beyaz et ihtiyacının yüzde 25'ini karşılayan Bolu'daki tavuk üretim tesisleri üretimlerine tüm hızıyla devam ediyor. Salgın sonrasında insanların sokağa çıkmaması ve turizm sektörünün ciddi şekilde etkilenmesi nedeniyle tavuk etine talepte azalma olmasına rağmen üretimde bir düşüş yaşanması beklenmiyor.
Bolu'da uzun yıllardır tavuk üretimi yapan Mustafa Aksoy, tek sorunun tavuk tüketiminin azalması olduğunu belirterek, 'Tavukçuluk sektörü olarak bizler üretim yapmakta zorlanıyoruz, çünkü çalışan personel tedirgin. Ama biz sektör olarak hijyene her zaman alışık olduğumuz için işletmelerimizde bu tür bir riskin yaşayabilme şansı yok. Dışarıda insanların temaslarına dikkat etmeleri gerekiyor. Biz hijyen kurallarını tümüyle uyguluyoruz. Buna ilaveler yaparak artırdık. Tavukçuluk sektörünün korona virüsle ilgili bir sorunu yok. Tek sorunumuz insanların tedirgin olup dışarı çıkmaması ve tüketimin azalması. Ama sektör olarak biz bu vakalardan sonra fiyatları bir miktar düşürdük ki insanlar daha fazla tavuk tüketebilsinler. Her ürünün fiyatı artarken, tavuk ürünlerinde az da olsa bir indirim oldu' dedi.
'İnsanlar tedirgin olmasınlar'
İnsanların evlerinden fazlasıyla tavuk eti tüketebileceklerini ifade eden Aksoy, ihracatın da devam ettiğini söyleyerek, 'İhracatımız yurt dışından para sirkülasyonunun yavaş olması dolayısıyla eskisi gibi gitmiyor ama tamamen kapalı değil. Tavukçuluk sektörü insanların tüketebilecekleri kadar tavuğu her zaman üretebilecektir. İnsanlar tedirgin olmasınlar, rahat olsunlar. Evlerinde tavuğu fazlasıyla tüketebilirler. Bugün en sağlıklı ürün tavuk diyebilirim. Sektörün önümüzdeki günlerde tavukçuluk üretimiyle ilgili düşüş diye bir düşüncesi yok. Bizler üretimlerimizi daha önceki günlerde yaptığımız gibi yapıyoruz. Satabildiğimizi satıyoruz, satamadığımızı soğuk hava dolaplarımızda saklıyoruz. Kısa zamanda normal yaşantıya dönüleceğini tahmin ediyorum. Tavukçuluk sektörü olarak bunun altından kalkacağımızı düşünüyorum. Üretim kapasitemizde bir değişiklik yok. Yaz aylarına yaklaşmamız dolayısıyla çok az bir artış bile var. Zamanla satışların artması dolayısıyla bu artışı sektör kapatacaktır. Turizmin olmaması bizim için bir dezavantaj. Bunu da ihracata yönelerek, faklı pazarlar bularak açığı kapatıp her ne olursa olsun üretimlerimizi düşürmeme düşüncesindeyiz' şeklinde konuştu.
Bir başka tavuk üretim merkezinin Kesimhaneler ve Satış Pazarlamadan Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı Süleyman Öztürk ise, 'Dünyada yaşanan kriz hammadde fiyatlarında ciddi bir artışa neden oldu. Doların da yükselmesiyle beraber girdi maliyetlerimiz çok yükseldi. Ama buna rağmen sektör önümüzdeki 2-3 ay sonra insanları ucuz protein kaynağı olan tavuk etinden mahrum bırakmayacak. Bütün zorluklara rağmen üretime tam gaz devam ediyoruz' ifadelerini kullandı.