Gıda taklidi ve tağşişi yapanların alacağı cezalara yönelik bir çalışma yaptıklarını, bu çalışmayı da meclise sunduklarını belirten Tarım ve Orman Bakanı Bekir Pakdemirli, 'Önümüzdeki hafta da yine tağşişle ilgili bir listeyi açıklıyor olacağız. Gıda tağşişi yapanların, topluma sağlığa aykırı ürünleri sunanları cezalandıracak bir yasa tasarısı üze
Tarım ve Orman Bakanı Bekir Pakdemirli, Isparta Ticaret ve Sanayi Odası'nda (ITSO) sektör temsilcileriyle bir araya geldi. Toplantıda gündem tarım, hayvancılık, su ürünleri ve orman yangınlarının yanı sıra gıda taklidi ile tağşiş oldu. Bakan Pakdemirli, gıda taklidi ve tağşişi yapan iş yerlerine verilecek cezaların düzenlemesine ilişkin yaptıkları çalışmanın meclis komisyonunda olduğunu duyurdu.
Gıda kontrollerinin son günlerde gündemlerinde olduğunu vurgulayan Bakan Pakdemirli, 'Önümüzdeki hafta da yine tağşişle ilgili bir listeyi açıklıyor olacağız. Bu konuda hiçbir adım geri adım atmamız yok. Meclisimize de özellikle bununla ilgili kanun maddelerinde cezanın arttırılmasına yönelik bazı değişikliklere gidilmesini, gıda tağşişi yapanların, topluma sağlığa aykırı ürünleri sunanları cezalandıracak bir yasa tasarısı üzerinde çalıştık. Biz bu talebimizi meclisimize ilettik. Şu anda meclis komisyonunda. İnşallah en yakın zamanda bu cezaların daha da artacağı bir döneme giriyoruz. İşini düzgün yapana diyeceğimiz hiçbir şey yok ama işini yanlış yapanlara da aman vermeden konunun takibine devam ediyoruz. Geçen yıl 1,2 milyon denetim yaptık. Her yıl da bu denetimlerimizi arttırıyoruz. Toplamda da 30 kat artan bir denetimimiz var' dedi.
Pakdemirli, vatandaşların gıda tağşişine maruz kalmaları durumunda ALO 174'ü arayarak iş yerini ihbar edebileceğini belirterek, 'Nereden aldığınız söylerseniz biz de o 2 gün içerisinde geri dönüş sağlarız' dedi.
Orman yangınlarına ilişkin konuşmasına devam eden Pakdemirli, yangınlara müdahale süresinin 40 dakikadan 12 dakikaya indiğini, 2023 yılına gelmeden 10 dakikanın altına çekmeyi hedeflediklerini söyledi.
2020 bütçesinin yarısından fazlasını ise tarımsal desteklere ayırdıklarının altını çizen Bakan Pakdemirli, 'Hiçbir bakanlığın bütçesi böyle bir oranda artmadı. Bugün bütçesel anlamda gerçekten sıkı bir bütçe takibinin yapıldığı hükümet dönemdeyiz. İlk defa tarıma verilen destek yüzde 36.5 arttırma imkanına kavuştuk. Destek sisteminde bazı eksiklikler var. Aile ve küçük işletmeleri biraz daha korumamız gerekiyor. Destek sitemini bu yönde revize ediyor olacağız' diye konuştu.
Toplamda 45 kat hayvancılık desteklerinin arttığını kaydeden Bekir Pakdemirli, 33 milyar lira bugüne kadar destek verdiklerini belirtti.
Büyükbaş hayvan sayısının yüzde 80, küçükbaş hayvan sayısının yüzde 52 arttığını vurgulayan Pakdemirli, 'Bugün Türkiye 66.6 küçükbaş ve hayvan varlığı ile Avrupa'da birinci sıradadır. Küçükbaş hayvan varlığında birinci, büyükbaş hayvan varlığında ikincidir. 2023 yılına kadar her bir kişiye bir koyun hedefimiz var. Bugün 50 milyon civarındayız, bu seneki hedefimiz 55 milyon. Küçükbaş hayvan varlığında 83 milyon hedefimiz var' ifadelerine yer verdi.
Türkiye'deki baraj, gölet, içme suyu ve atık su tesislerinde AK Parti hükümeti döneminde artış yaşandığına dikkat çeken Pakdemirli, 'Süleyman Demirel'den 'barajlar kralı' olarak bahsediyoruz. Cumhuriyet tarihinde hakikaten Süleyman Demirel'in özellikle büyük projelere atmış olduğu ciddi imzalar var. Tüm Cumhuriyet tarihinde yapılanların neredeyse 3 misline yatırım AK Parti hükümeti döneminde yapıldı. Rahmetli Demirel, barajlar kralı mıdır? Evet. Ama Sayın Cumhurbaşkanımızın da en az onun kadar barajlar kralı ve hatta ötesinde olduğunu tekrar hatırlatmak istiyorum. Hidroelektrik santraller 6,7 kat, göletlerimiz 2,6 kat, içme suyu tesislerimizde tam 4 misline yakın artmış. Atık su tesislerimizi de hiç yokken 18 adeta kadar getirdik' şeklinde konuştu.
Tohum konusunun speküle edildiğinin altını çizen Bakan Pakdemirli, 'Halbuki tarlaya gittiğimiz zaman, yerlilik oranımız yüzde 96'dır. 86 ülkeye 10 misli ihracatımızı arttırdık. AK Parti hükümeti döneminde 8 misli tohum üretimimiz artmış durumda. Böyle speküle edildiği gibi, yabancı firmaların cirit attığı bir ülke değil. 900 küsür tohum firması varken bunun 860'ı yüzde yüz yerli aşağı yukarı kalan 40-45'inin de yarısı yerli, yarısı yabancı, kalan kısmı da yabancıdır. Ülke de elbette yabancılar da iş yapacak ama yerlilik ve yerli tohum hakkında Türkiye, çok büyük bir yol kat etmiştir. Yerli sebzeyle ilgili bir eksikliğimiz vardı. Yerli sebze tohumlarımızı yerleştirmekle ilgili, TÜBİTAK ile bir projemiz var' dedi.
Pakdemirli, AK Parti hükümeti öncesi Türkiye'nin senelik 120 bin hektar tarım arazisi kaybettiğine işaret ederek, sözlerini şöyle sürdürdü:
'2005 yılından itibaren çıkan kanunla beraber 60 bine düştü, Büyükova kanunuyla beraber 20 bin hektara düştü. Geçen yıl da biz bunu sıkı takiple 10 bin hektarın altında tamamlamayı başardık. Bunun sıfır olmama sebebi de kamusal yatırımlar, kamu yararına olan projeler var. Ama bununla ilgili mümkün mertebe sıkı takip yapacağız. Çünkü son 30 yılda kaybettiğimiz kabaca 3 milyon hektar var. Bunun da üçte birinin en az sulanan alan olduğunu düşünürsek bugün sulama yatırımlarımızı bir yandan hızlandırıyoruz, bir yandan da kaybetmememiz gerekiyor' diye konuştu.
Su ürünleri konusunda Türkiye'de 6 kat artış yaşandığını aktaran Pakdemirli, 61 tondan bugün itibariyle 373 bin tona gelindiğini, 2023 yılındaki hedefin 600 bin ton olduğunu kaydetti.