Tokat'tan, Karadeniz ve Doğu ve Güneydoğu Anadolu bölgesine ıspanak gönderen üretici Mehmet Seyrekoğlu, İstanbul'da yaşanan zehirlenme olayından ıspanak satışlarının etkilenmediğini ileri sürdü.
İstanbul ve Tekirdağ'da çok sayıda kişinin ıspanak yemeği yedikten sonra zehirlenmesinin ardından gözler ıspanak üretiminin yoğun olarak yapıldığı bölgelere çevrildi. Tokat'ta, yüzlerce dekar alanda ıspanak üretimi yapan Mehmet Seyrekoğlu, yaşanan zehirlenme olayının ıspanak satışlarını etkilenmediğini ileri sürdü. İlkbahar ve sonbahar döneminde yeşillik üretiminde ıspanak hasadı yaptıklarını ifade eden Seyrekoğlu, tarladan sofraya ıspanağın bir çok aşamadan geçerek geldiğini dile getirerek, 'Hazırlıklar ıspanak ekimi öncesinde tarlanın sürülmesi, tohum atıldıktan sonra 35-40 gün süre ile bakılması, ilaçlanması, gübrelenmesi yapılıyor. Hasada hazır hale gelen ıspanaklar biçilerek, bağ demeti haline getiriliyor. Tarladan kasalarla kamyonete yükleyerek tesisimize gelen ıspanaklar burada temiz içme suyu ile yıkanıyor. Havuzda yıkandıktan sonra kasalarda da su ile yıkanıyor. Yıkama işleminin ardından komisyonculara, marketlere buradan gönderiyoruz' dedi.
'Satışlarımız arttı'
İstanbul ve Tekirdağ'da yaşanan zehirlenme olaylarının kendilerini etkilemediğini ifade eden Seyrekoğlu, 'Fiyatları aksine etkilemedi, aynı fiyattan veriyoruz. Artı satışlarımız arttı. Geçen haftaya nispeten havalar soğudukça satışlarımız artıyor. Sipariş üzerine ekim yapıyoruz. Karadeniz bölgesi, Doğu ve Güneydoğu Anadolu ile büyük şehirlere buradan ıspanak gönderiyoruz. Talepte sıkıntı yok, yeter ki ürününüz kaliteli olsun. Ürünlerimizde ilaç kalıntısı kalmıyor. Yetiştirdiğimiz ürünleri büyük marketlere de veriyoruz. İlaç kalıntısı çıksa gelir bizi bulur. Çünkü hal yasası ile birlikte ürünler gittikleri pazarlarda mutlaka bandrolleniyor nerede nasıl üretildiği biliniyor. Tarladaki ıspanak fiyatları kilogramı 1.30-1.50 lira arasında değişiyor' diye konuştu.
Ziraat Mühendisi Burak Atagenç, yabancı otlarla mücadele ederken ilaç kullanmadıklarını, elle sökerek mücadele yaptıklarını söyledi. Hasat öncesinde ilaç uygulaması yapılmadığını belirten Atagenç, 'Tarım Bakanlığının bitki koruma ürünleri veri tabanında belirtilen ruhsatlı ürünleri kullanıyoruz. Hedefimiz ilk önce insan sağlığı sonra ürün kalitesi, en son mali kazanç geliyor. Zaten ilk ikisini düzgün yaptığımız zaman mali kazanç da kendiliğinden gelmekte' şeklinde konuştu.