İster açık saçık, ister cübbe sarık

İster açık saçık, ister cübbe sarık

Mustafa Bilik'in kaleminden...

Bu ara sosyal medyada bir kıyafet tartışmasıdır alıp gitti. Hatta #taciz hastagi ile konu TT oldu. Metroda dini gereği olarak gördüğü şekilde giyinmiş bir adamcağız bayağı rahatsız edilmiş.


Konu çok hassas neresinden baksanız diğer tarafı kızdırırsınız. Ama gazetecilik mesleğinin içinde zülfüyâre dokunmak var.


1925 yılında Atatürk tarafından gerçekleştirilen şapka ve kıyafet devrimiyle toplumumuz, çağdaş giyim şekline kavuşmuş, yaşam tarzı bakımından uygar milletlerle birlik ve beraberlik içinde olduğunu göstermiştir.

Ama maalesef durum şu ki; Dünya’da çağdaşlık ve uygarlık anlayışları kökten bir değişim yaşayarak 1925 yılında olduğundan çok farklı noktalara gitti.

Bugün dünyamızdaki çağdaşlık ve uygarlık anlayışı kılık kıyafete sığdıramayacağımız bir noktada. Çağdaş ve uygar milletler kılık kıyafetle insan yargılayan zihniyette olmayan milletler.

Onlar insanın kafasının dışına değil içine bakmayı tercih eden toplumlar. Onlar çeşitliliğe daha çok önem veren milletler.

En çağdaş uygar olarak gördüğünüz ülkelere bakın göreceksiniz ki; isteyen istediği kıyafetle özgür bir hayat sürerken teknoloji ve ekonomi olarak en ileri düzeydedirler.

Onlar için en açık kıyafeti giyen en çağdaş en kapalı kıyafeti giyen de en gerici değil.