Samsunspor Amed Sportif Faaliyetler maçının analizini sizler için yazdık.
Samsunspor,Amed Sportif Faaliyetler karşısında mağlubiyet kadar kötü bir netice elde etti. 0-0 biten maç camiada ciddi bir moral bozukluğuna sebep oldu. Peki, gerçekten moraller bozulmalı mı? Evet. Lig, elbette çok uzun bir yarış ve köprünün altından çok sular akar ancak Samsunspor ligdeki tek rakibi Manisa FK’nın performansına karşılık veremiyor. Amed gibi ligin zayıf takımlarından birisini mağlup edemiyor. Üstelik kötü futbol oynuyor. Rakibi o kadar zayıf ki, defansa yatmayı bile beceremiyor ama Samsunspor bu takıma karşı bile hücum üretkenliği sağlayamıyor.
Oysa, geçen seneki travmanın izlerini silmesi gereken bir takım Samsunspor. Para var, destek var, taraftar var… Ancak eksik olan başka şeyler var demek ki.
Maçın maalesef tamamını seyredemedik. Amed SF camiası, tıpkı geçen sezon olduğu gibi yine yayın engeli peşinde. Kulübün resmi talebini geri çevirdikleri gibi, sosyal medyadan bile zabıta gibi çalışıp, engelleme çabasına girmişlerdi. Futbol halkın oyunu değil miydi? İnsanlara maç seyrettirmemekle birlikte sempati kazanılacağını mı sanıyorlar, bilinmez.
Buna rağmen oyunun belli bölümlerini bölük pörçük de olsa seyredebildik. Ne yazık ki, Samsunspor ligde henüz galibiyeti olmayan, hatta ligin en zayıf halkası olan Şanlıurfa ile bile berabere kalmış rakibi karşısında oyun üstünlüğü kuramadı. O kadar kötü hücum ediyoruz ki, gol atmak mucize kabilinden bir şeye dönüşüyor. İlyas Kubilay formsuzluğunu devam ettirirken, yerine giren Samet Asatekin iki metreye pas atmaktan aciz bir görüntü sergiliyor. Kanatlar çalışmıyor; sıfıra inilemiyor. Pas tercihleri yanlış. Etkili şut çıkmıyor. Oyunu yavaş oynuyoruz. Düşünün, rakip o kadar güçsüz ki, defansa yatmayı bile beceremiyor. Ancak biz bu takıma hücum edemiyoruz.
Bu beraberlik için, “önümüzdeki maça bakacağız” deme şansımız yok. Çünkü Manisa FK maçında 28.000 olan seyirci sayısı, Amed’de kazanıp gelsek bile 15.000’lere düşecekti. Şimdi ise 5-6.000 kişi Kırklarelispor maçına ancak gider. Çünkü insanlar parasız zamanlarda, kaybetse bile mazereti olan ya da canını dişine takan futbolcular izlemişken, şimdiki gibi bir eli yağda bir eli balda bir kadronun bu kadar pasif oynamasını çekmek zorunda değil.
Bu takımı kim kurdu? Mustafa Aztopal, Yücel Uyar ve İrfan Buz. Geçen sezon kendilerinin kurmadığı bir takımın hesabını scout ekibine kesenler, bu günahı kime sormalı sizce? Ben Trump’ı örnek alıyorum diye twit atmak marifet olmasa gerek…
Neticede sorun berabere kalmakta değil, sorun ışık vermemekte…