Samsun Valisi Osman Kaymak, Türkiye'de deprem sigortası bilincini oturtamadıklarını belirterek, vatandaşların evlerini depreme karşı sigortalamaları gerektiğini ifade etti.
Kuzey Anadolu Fay Hattı’nın orta kesiminde 26 Kasım 1943 tarihinde 7,2 büyüklüğünde deprem meydana gelmiş, bin 400’ü Samsun’da olmak üzere 2 bin 300’e yakın vatandaş hayatını kaybetmiş, 5 bin kişi yaralanmış ve çok sayıda depremzede evsiz kalmıştı. Bilimsel literatürdeLadik Depremi, Tosya-Ladik Depremi ve Kastamonu-Samsun Depremi olarak da bilinen depremin 75. yılı nedeniyle, AFAD Müdürlüğü koordinasyonundaSamsun Atatürk Kültür Merkezinde program düzenlendi.
Programda konuşan Samsun Valisi Osman Kaymak, Türkiye’nin deprem bölgesi olduğuna dikkat çekti. 1999 Gölcük depreminde kendisinin 6 ay süreyle Kocaeli’de görev yaptığını hatırlatan Vali Kaymak, “Deprem uzmanlarının söylediği bir söz var. ‘Deprem öldürmez bina öldürür’. O anlamda Türkiye depremlere karşı alınacak tedbirler konusunda deprem öncesi sırası ve sonrasında tecrübeye ulaştı. Şu an bizim AFAD Müdürlüğümüz, acil durum merkezlerimiz, illerdeki teşkilatlarımız, Kızılayımız ve diğer teşkilatlarımız dünyanın değişik ülkelerinde depremlere müdahale konusunda tecrübeye ulaştı” dedi.
“Samsun deprem bölgesi”
Depremin ne zaman olacağının bilenemediğini ifade eden Vali Kaymak, “Uzmanlar tarafından en kestirme 3-5 dakika öncesine kadar bulunabileceğini söyleniyor. Ama kesin olarak ne zaman olacağı bilenemediği için depremlere hazır olmamız lazım. 1999 depreminden sonra yapılan binalarda çok şükür büyük sıkıntımız olmadı. İstanbul’da da 5 yıl görev yaptım. Orada şöyle bir tespit yapılıyor. ‘Var olan bina stokunun yüzde 40-50’si eski ve ruhsatsız ve 1999 depremi öncesi yapılan binalar’. Büyük bir İstanbul depreminde çok sayıda vatandaşımızın hayatını kaybedeceği senaryolarını gazetelerde okuyoruz. Samsun da aslında deprem bölgesi. Ladik-Amasya- Erzincan’dan gelen Kuzey Anadolu Fay Hattı ciddi bir risk taşıyan bölge. Çocuklarımızı, gençlerimizi deprem konusunda bilinçlendirmemiz lazım. İmar mevzuatının çok iyi çalışması lazım. Deprem olan yerlerde kamu binalarının da çöktüğüne şahit olduk. Kamu binalarının da kesinlikle standartlara uymalıyız. Bu konuda gerek belediyelerimiz gerek çevre ve şehircilikteki ilgili kurumlar deprem hassasiyeti içerisinde olmamız lazım” diye konuştu.
“DASK’ın yapılması önemli”
Deprem öncesi tedbirler konusunda hala bilinçli olmadıklarını belirten Vali Kaymak, “Şunu hep anlatıyoruz: İnsanlar bina alırken içine, döşemesine bakıyor ama binanın kolonunu, temelini, kirşini araştırmıyor. Bu bilinç oluştuktan sonra bu konuda dünyaya örnek oluruz. DASK denilen deprem sigortasını maalesef Türkiye’de oturtamadık. Bu konuda vatandaşlara sesleniyorum. Lütfen binanızı sigortalayın. Çağımız maalesef sigorta dönemi. Ayda 50-100 lira ödeyerek 100 bin, 500 bin, 1 milyonluk evlerinizi sigortalayabilirsiniz. Deprem olması halinde devletten bir şey beklemeden binanızı alabilirsiniz. Maalesef devletimizin geleneği ile vatandaş ‘nasıl olsa devlet yapacak’ anlayışıyla DASK’a yönelmiyor. DASK’ın yapılması önemli. Her kurum bu konuda kendi vazifesini yapması lazım” şeklinde konuştu.
Vali Kaymak’ın konuşmasının ardından AFAD İl Müdürlüğü Jeofizik Yüksek Mühendisi Aytek Ersan sunum gerçekleştirdi. Programa ayrıca, Garnizon Komutanı Topçu Albay Recep Ali Üstün, Ondokuz Mayıs Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Sait Bilgiç, İl Emniyet Müdürü Vedat Yavuz ve kurum müdürleri katıldı.