İsmail Yavuz 'Tasarrufun faturasının eğitime ve çocuklara kesilmesi büyük bir tehdittir'
Eğitim Sen Samsun Şube Başkanı İsmail Yavuz, köy okullarının kapatılması ile birlikte büyük mağduriyetlerin yaşandığı Türkiye'de ikinci felaketin ise taşımalı eğitimin kaldırılması ile yaşandığını belirtti Yavuz, taşımalı eğitim kaldırılması ile birlikte Türkiye'de olduğu gibi Samsun'da da binlerce öğrencinin mağduriyet yaşadığını kaydetti
Bilim ve eğitimin Türkiye'nin geleceği açısından son derece stratejik bir öneme sahip olduğunu belirten Eğitim Sen Samsun Şube Başkanı İsmail Yavuz, hükümetin tasarruf tedbirleri adı altında köylerdeki taşımalı eğitime son vermesi stratejik açıdan çok büyük bir tehdit olduğuna dikkati çekti.
Hükümetin tasarruf adı altında eğitimde büyük mağduriyetlere yol açacak stratejiler geliştirdiğini ve bunun sonuçlarının ülkemiz için çok ağır olacağına işaret eden Eğitim Sen Samsun Şube Başkanı İsmail Yavuz, "Köy okulları kapatılmıştı, şimdi de servisler kaldırıldı. Gelişme adı altında her şey geriye doğru götürülüyor. Tasarruf yapalım derken faturayı öğrencilere ve eğiteme çıkarıyorlar. Eğitimde tasarruf olmaz. Hiçbir ülke eğitimde tasarruf yaparak geleceğe umut bağlayamaz" dedi.
"KENDİ SEBEP OLDUKLARI FATURAYI ÖĞRENCİLERE VE VATANDAŞA YÜKLÜYORLAR!"
Kendi itibarlarından hiçbir tasarrufa gitmeyen ve vatandaşın vergileriyle itibar zehirlenmesi yaşayan hükümetin ekonomide kendi sebep olduğu faturayı yine vatandaşın sırtından çıkarmaya çalışırken bu kez çok ciddi bir hata yaptığını dile getiren Eğitim Sen Samsun Şube Başkanı İsmail Yavuz, "Kendi sebep oldukları faturayı çocuklara, öğrencilere ve vatandaşlara ödetiyorlar. Eğitimde halihazırda çok büyük sıkıntılara bir de taşımalı eğitimin kaldırılması eklenerek Samsun'da kırsal kesimde çok sayıda öğrenci mağdur edildi. Türkiye'de son 17 yılda 17 bin 951 tane köy okulu kapandı. Okulları kapanan çocuklar merkezi okullara yönlendirildi. Taşımalı eğitim zorunluluk haline geldi, şimdi de tasarruf tedbirleri kapsamında çocuklar bu haktan mahrum bırakıldı.
Milli Eğitim Bakanlığı'nın (MEB) verilerine göre 2006-2023 yılları arasında 17 bin 951 köy okulu kapandığını hatırlatan İsmail Yavuz, "Bu durum köylerde yaşayan çocukların eğitim olanaklarına erişimini sınırlandırıyor. Çocuklar köylerindeki okullar kapandığı için okula gidemediği gibi birçok ilde 'tasarruf tedbirleri' kapsamında ücretsiz taşımalı eğitim uygulaması da kaldırılıyor. 2022 MEB verilerine göre Türkiye genelinde 1.3 milyon öğrenci taşımalı eğitimden faydalanıyordu. Ancak MEB Personel Genel Müdürlüğü'nün 10 Eylül'de yayınlamış olduğu 'kamuda tasarruf tedbirleri eğitim programı' kapsamında bu sayı düştüğü gibi çocuklar da seçeneksiz ve okulsuz kaldı. Mağduriyetini dile getiren ailelere söylenen de 'çocuklarınızı kendi imkanlarınızla okula götürün'den öteye geçemedi. Peki ellerinden hem okulları hem de 'taşımalı eğitim hakları' alınan yüz binlerce çocuk şimdi ne yapacak?" diye seslendi.
"HER GEÇEN GÜN KAMUSAL EĞİTİMDEN UZAKLAŞIYORUZ"
Köylerin okulu ve sağlık ocakları ile birlikte önemli bir yaşam merkezi olarak görülmesi gerektiğini ve bunun ülkemizin gelişmesi için son derece önemli olduğunu kaydeden İsmail Yavuz, yaklaşık 17 yıl önce eğitimde toplu taşıma sistemine geçildiğini vurgulayarak, "O günden beri toplu taşıma yapılıyor, servisler oluşturuldu, bununla beraber köy okulları kapatıldı. Yerinde eğitim ortadan kaldırıldı. Ama bugün de ulaşımda yeniden bir geri adım atıldı. Çocuklarımızı servislerle artık almıyorlar. Her geçen gün kamusal eğitimden vazgeçilmesinin sonuçları bunlar. Kamusal ve bilimsel eğitimden vazgeçilmesinin çok derin sonuçlarını yaşıyoruz. Bu rejimsel bir tercihtir."
Her bir çocuğun hayatının çok değerli olduğuna dikkati çeken İsmail Yavuz, kamusal hizmetten taviz vermeye meyilli bir sistemin içinde olduğumuzu belirterek, "Eğitimde taviz olmaz. Eğitimden taviz verilirse ileride bu durumun acı sonuçlarına katlanmak zorunda kalırız. Eşit eğitim haklarından yararlanamayan çocukların ilerideki hayatlarında çok daha büyük zorluklarla karşı karşıya kalacaklarını beliyoruz" ifadelerine yer verdi.